Şahsınıza Antalya görevi tevdi edildiğinde inanın sizden daha çok sevindik..
Bunu ister uzun yıllar Antalya’da görev yaptığınızdan yüz alışkanlığına bağlayın.
İster kişiler arasında oluşan samimiyete..
Nitekim Kepez üstünde yaptığımız kahvaltıda her şey açıkşa anlaşılmamış mıydı?
Cemil Tonbul müdürüm.
Onurlu ama bir o kadar zorlu bir görev için kollarınızı sıvadığınızda..
“Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır” misali şahsınızın da ödün vermeyecek prensiplerinizin olduğu muhakkak..
Ancak 155 emniyetimizin olmazsa olmazlarının başında geldiği de sanırım bir gerçek..
Size iki tane konuyu örnek verircesine aktaracağım.
Tarih 06.03.2014..
Öğleden sonra 13.00-14.30 saatleri arası..
Er Yavuz Özcan Parkı falezler tarafı.
3-4 kişilik gurup, kayalıklar üzerine oturmuş esrar çekiyorlar. Duyarlı bir vatandaş bunun çocuklara kötü örnek teşkil ettiği gerekçesiyle 155’i arar. Arar aramasına da, esrar partisi bitmiştir, kafaları çakır keyf olan gençler şarkılı türkülü muhabbetlere başlamıştır hala ne gelen olur, ne de giden..
Tarih 06.03.2014.
Yer yine Yavuz Özcan parkı..
Saatler 14.00-15.00 arası.
Bir motosikletli motoruyla parka giriyor. Ve bulduğu ilk boş yere park ediyor. Elinde siyah bir poşetle çimlere oturuyor. Poşetindeki içki şişesiyle, mezelerini çıkarıp, kendince piknik yapacak. Rakısını plastik bardağa koyuyor. Kendisini uyaranlara öyle sert bakışlar fırlatıyor ki, “Yakarım” dercesine.
Polis’ten yardım istemek adına vatandaş tarafından 155 aranıyor.
Konu anlatılıyor.. Aradan geçen onca hatta piknikçinin kafayı bulacak kadar sürece rağmen ne gelen var ne giden..
Özel güvenlikçiler kendisini uyarması sonucu çimlerden kalkar, gider pikniğine bankta oturarak devam eder.
Aynı parkta travestiler gençlerle pazarlık yapıyor. Bir vatandaş Ahlak şubeden tanıdığı bir polisi arar ama ne gelen var ne de giden..
Kış aylarından çıkıp, bahara doğru adım atıyoruz.
Hemen arkasından yaz gelecek.
Antalya’nın en önemli parkları bu halde kaderine terk edilmiş halde bırakılır, duyarsızlıkların ardı arkası kesilmezse, yazın bu kent ne hal alır?
Tamam.
Parklarda belediyeye bağlı özel güvenlik elemanları var ama bu konu onları dahi aşıyor.
Nasıl aşmasın?
Bıçak çekip, pala gösteren piskopotların üstesinden polisin yardımı olmadan nasıl gelebilsinler?
Eskiden o parklarda dolaşan emniyetin Güvenlik timleri vardı.
Siz geldikten sonra yok oldular müdürüm..
Neden?
Lav edilmiş..
Çalışma temel ve prensipleriniz için bize sadece saygı göstermek düşer..
Ne var ki, ailelerin uğrak yeri, çocuklarımızın koşuşturup, oynadığı, kuşbakışı Akdeniz’in keyfini çıkarttığı parklarımız kaderine terk edilmemeli..
Müdürüm.
Tebdili kıyafetle birkaç günlüğüne Antalya’nın parklarını gezin ne demek istediğimi anlarsınız.