Elektrik hizmeti sunmakla yükümlü olan CLK ile ilgili son günlerde inanılmaz tepkiler var.

Tepki çeken konuların başında kuşkusuz elektrik kesintileri geliyor.

Onu, geciken faturalar takip ediyor.

Peki, vatandaş tepkisinde haksız mı?

Kesinlikle hayır.

Kış günü elektrikle ısınan vatandaş, saatlerce yaşanan enerji kesintileri nedeniyle büyük mağduriyet yaşıyor.

Yüksek katlarda oturanlar evine gidip gelmekte zorlanıyor.

Böyle durumda olan evlerde hasta ve yaşlılar da var.

Özetle, turizmin başkenti, Türkiye’nin misafir odası olan Antalya’ya bu görüntüler yakışmıyor. Yani 21. yüzyılda ortaçağ karanlığına sokulmasının kabul edilebilir bir yanı yok. Olmadığı için de vatandaş isyan ediyor, sokağa çıkıyor, tepkisini dile getiriyor. Ancak tüm bu tepkilere rağmen yetkililer nedense gerekli hassasiyeti göstermiyor.

Özelleştirmeye körü körüne karşı olan biri değilim. Vatandaşın işi kolaylaştırılacaksa, daha iyi hizmet verilecekse, elbette desteklerim. Aksi yapılıyorsa da karşı çıkarım. Tıpkı şimdi yaptığım gibi.

AKEDAŞ özelleştirilirken gerekli çalışmanın yapıldığını düşünmüyorum. Bir nevi oldu-bittiye getirildi. Vatandaş firmanın insafına bırakıldı. Hal böyle olunca hizmetten çok kazanç düşünüldü.

CLK da ihaleyi alırken bana göre gerekli araştırmayı yapmadı. Yatırımlar konusunda geç kaldı. Ekibini iyi oluşturamadı. Kısacası ihaleyi yapan da alan da olaya ciddiyetle yaklaşmadı. Dolayısıyla bugün yaşanan aksaklıklar ortaya çıkıyor. Ancak olan vatandaşa oluyor. Bu kara kış gününde ısınamıyor, ısınamadığı için hastalıklarla boğuşuyor, işleri aksıyor, işleri aksadığı için zaman sıkıntısı çekiyor, esnaf kesintiler nedeniyle büyük mağduriyet yaşıyor, ürünleri bozuluyor, zarara uğruyor.

Uzun lafın kısası CLK’da yaşanan aksaklıklar vatandaşa çile, öfke ve zarar olarak geri dönüyor. Buna da artık birilerinin dur demesi gerekiyor. O birilerinin ortaya çıkacağı günü ise Antalyalılar olarak dört gözle bekliyoruz.