Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, personeli ile kahvaltıda bir araya gelip, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’a “Ders verir gibi” açıklamalar yaptı. Bunları hafta içerisinde gazetelerde okuduk.
Hoca bunlardan ders çıkarır mı?
Ah keşke!..
Ancak beş yıldır yaşananlar bunun imkansız olduğunu gösteriyor. Maalesef bizim Büyükşehir Belediye Başkanımız, çok uzaklara gitmesine gerek olmayan bir adrese uğrasa, belki de “işçisinin maaşı” konusunda daha başarılı olurdu. Kepez Belediyesi’ni örnek alması yeterli olurdu.
Neyse..
Dönelim biz Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün açıklamalarına.. Bakın neler söylüyor sevgili başkan; “Çalışanlarımız ile çok güzel günler yaşadık. Çok önemli hizmetlerin altına beraber imza attık. Elbet de bu hizmetleri yaparken, değerli mesai arkadaşlarımızla birlikte ve beraber olmamız çok önemliydi”
Birlik ve beraberlik ne kadar önemli değil mi?
Akaydın bırakın birlik ve beraberlik içerisinde olmaya gayret etmeyi, kendi mesai arkadaşlarının onuru, gururu, şerefi ile oynamayı tercih etti. İşte fark burada.
Başkan diyorki; “Kepez Belediyesi, Antalya belediyeleri arasında parmakla gösterilen, hem ortaya koyduğu kamu hizmetleriyle takdir edilen hem de personeliyle olan gönül bağı noktasında yakından takip edilen bir belediyedir. 2009 yılında görevi devraldıktan sonra bütün çalışanların haklarını ve hukuklarına azami suretle riayet etmeye gayret gösterdik ve göstermeye de devam ediyoruz. Bir çalışanın çalıştığı kurumdan en önemli beklentisi alacağını yani hak ettiği mesaisinin karşılığı olan ücretini, değerinde ve zamanında almasıdır. Bu konuda üç çeşit çalışanımız var. Memurlarımız, işçilerimiz ve taşeron işçilerimiz. Yani burada hizmet yapan özel güvenlik olarak çalışan arkadaşlarımız. Tümünün hakları konusunda çok hassas olduk.”
Duydun mu sayın Akaydın?
Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü; “Taşeron işçi” diyor. Yani onların da bir hizmet verdiklerini, sonuçta belediye çalışanları olduğunu ifade ediyor.
Sen ne dersin?
Doğru değil mi bu tespit?