Bugün itibariyle Antalya’da bir dizi açılışlar yapılacak.
Söz konusu açılışlar Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmaları kapsamında ve toplu olarak gerçekleştirilecek.
Mustafa Akaydın başkanlığındaki Büyükşehir Belediyesi, bugüne kadar 300 yeni projeyi hayata geçirmiş!.
Işıklar, Mehmet Akif, Kapalı yol ve halen çalışmaların devam ettiği Güllük Caddeleri üzerine dökülen kumların tanelerini kapsıyor ise bu 300 rakamı, mütevaziliğin bu kadarına da pes.
Ama, bir üst geçit yaptı Akaydın..
Yaptı yapmasına da, her ne kadar, “Bir çivi çaksın da, isterse o çiviyi torosların tepesine çaksın” zihniyetiyle hareket ediyorsak da, Fatih Üst geçidinin hangi akla hizmet edilerek yapıldığını anlayabilmiş değilim.
Kulakları çınlasın, Bekir Kumbul üniversite öğrencilerini Antalya’nın cadde ve sokaklarına dikmiş, ellerine kağıt kalem verip, hangi caddeden saatte kaç araç geçtiğinin ve vatandaşların hangi duraktan kaç kişi dolmuş-otobüs kullandığının tespitini yaptırmıştı. Şehir içi ulaşımda lastik tekerlekli araçlara mı, hafif raylı sisteme mi ihtiyaç duyulduğunun araştırmasını gerçekleştirmişti.
Yine kulakları çınlasın, Menderes Türel, onlarca kişiyi görevlendirip, Antalya’nın en fazla yaya üst geçidine ihtiyaç duyulan semtleri ile ilgili günlerce araştırmalar yaptırmış, kısa sürede de yürüyen merdivenli son derece modern 7 üst geçidi hizmete açmıştı.
Acaba Mustafa Akaydın Fatih üst geçidi ile ilgili en küçük bir fizibilite çalışması yaptırmış mıdır?
Vereceği cevap eminim ki, “Belediyecilik paldır, küldür yapılmaz. Tabi ki gereğini yaptırdıktan sonra, oraya üst geçidi dikdik” diyecektir.
Hangi bilimsel çalışmalar neticesinde onca masraf yaparak, Fatih’e üst geçit yaptınız ki?
Soruyorum: Genel Başkanına açılışını yaptıracağın söz konusu üst geçitten saatte kaç kişi geçmektedir?
Bakın işkembeden atıp, cevap vermeye kalkmayın, üşenmem, bir günlük mesaimin tamamını oradan gelip, geçenleri saymaya ayırırım.
Siz bir tane Allahın kulunu sayı tespiti yapması için görevlendirdiniz mi?
Var mı bir rakamınız?
Bildiğini bile sanmıyorum.
Yanı başındaki danışmanları araştırma gereği bile duymamışlardır. Her ay da danışmanlık ücreti adı altında bir çanta dolusu maaş alırlar.
Antalya için proje üretin arkadaş proje..
Projecik değil.
Düden Parkı 4 yıl önce Başbakan Recep Tayip Erdoğan hizmete açtı, 4 yıl aradan sonra da, aynı yeri bu kez CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu açacak.
Ve bunun da adı Büyükşehir Belediyesi’nin projesi olacak!.
Ben buradan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’a proje önereceğim.
Çünkü mantığım, “Ay başı olsun, torba dolsun” mantığı değil. Bir kuruş da proje üretim parası istemiyorum.
Ama patentini aldım!.
Başkan bey.,
Belediye’de işiniz bitti. Saatler akşam vakti. Çıkın makamınızdan ve Karaalioğlu parkına doğru yürüyünüz. Falezlerin üzerine geldiğinizde durun, bir iskemle bulup oturun. Ve Konyaaltı varyantından, Tayla otel önüne kadar göz gezdirip, denize boş boş bakın.
Zaten dolu dolu bakmanız imkansız. Çünkü Antalya’nın denizinde ne yazık ki yaprak kımıldamıyor.
Eski Yalım restoran ile, Konyaaltı varyantını kapsayan falezler üzerinde sayılarını bilemiyorum ama, en az 200 dolayında büyüklü, küçüklü esnaf var. Ve özellikle parklara giden aileler, deniz izler, kısa sürede geri dönerler. Peki bu geri dönüş olayını uzatmak için ne yapmak gerekiyor?
O esnafın ticaretine katkı koyabilmek adına, Yat Limanı’ndaki irili-ufaklı tekneler için bir genelge yayınlayıp, “Her gün 18.00 ile 20.30 saatleri arası hiçbir tekne yat limanında demirlemeyecek. Tayla Otel-Konyaaltı hizalarına tekneler sıralanacak. Yat Limanı’na ancak 20.30’dan sonra girilecektir” denilse, kim kazanır?
Yada kim ne kaybeder?
Falezlerin üzerindeki oturma yerlerini kullanan vatandaşlar denizin üstünü gönüllerince seyrederler. Esnafa para bırakırlar. İstanbul’da sahilin o denli neden rağbet gördüğünü sanıyorsunuz? Marmara Denizi’nin üzeri, karayolundan beter halde dopdolu ve insan seyretmeye doyamıyor da ondan.
Siz de Antalya insanına seyrettirin.
Tekne esnafı-ki Kaleiçi Yat Limanı artık halktan ve balıkçı esnafından tamamiyle arındırılıp, tur teknelerinin mekanı haline getirilmiştir, bakın görün bakalım AVM’lere izin verdiğiniz için size düşman gözüyle bakan esnaflar, “Allah razı olsun” diyorlar mı, demiyorlar mı?
Çok mu zor?