Öncelikle dün hayatını kaybeden Türk futbolunun önemli isimlerinden Erdoğan Arıcı’ya Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileyerek yazıma başlamak istiyorum. Nur içinde yat Hocam.
Geçen cumartesi günü burada yani Şükrü Saraçoğlu Stadı’nda büyük heyecan yaşamış ve Antalyaspor’un ligde kalışına tanıklık etmiştim.
O günle bugün arasında çok büyük fark vardı. Öncelikle Fenerbahçe maçında üzerine düşeni fazlasıyla yapan kırmızı-beyazlı taraftarlar yoktu. Onların yerine Eskişehirli futbolseverler ayak bastı Şükrü Saraçoğlu’na. Ayrıca tribünlerin büyük bölümü boş ve hava soğuktu. Kısacası önemli ancak heyecanı olmayan bir maç izledik.
Maça gelirsek;
Lig yorgunu iki takım maça kontrollü başlarken Antalyaspor ilk 10 dakikada daha iştahlıydı. Maçın ilk yarım saati ciddi bir gol pozisyonu olmadan geride kaldı. Eskişehirspor’un 41. Dakikada kaleyi bulan ilk şutu gol oldu.
Eskişehir adına bu güzel gole imza atan Erkan Zengin galibiyetin de müjdecisi gibiydi. İkinci yarıdaki ikinci füzesi Antalyaspor’un umutlarının tükenmesine neden oldu.
Ardından gelen kırmızı kart Antalyaspor’a havlu attırdı.
Bu maç bize Antalyaspor’un baştan sona yenilenmesi gerektiğini gösterdi. Kerem Şeras, Erkan Sekman, Musa Aydın, Ali Zitouni, Ali Turan, Ali Tandoğan, Mehmet Eren ve Uğur İnceman ile yollar ayrılmalı diye düşünüyorum. Gözler şimdi teknik direktör Mehmet Özdilek ve yönetimin üzerinde.
Son olarak, adı sıkça gece alemlerinde anılan Ali Tandoğan ve Uğur İnceman dünkü 18 kişilik kadroda yer almaması dikkat çekti.