Emperyalist güçlerin ülkemiz üzerine oyunlarının ardı arkası kesilmiyor…
Geçenlerde Amerikalı VOA (Amerika’nın Sesi), dünyada gerçekleştirilen protestolarla ilgili haberinde “Dünyanın ve Türkiye’nin 4 bir yanında sokaklar gösteriler ve protestolarla çalkalanıyor” ifadesini kullandı. Amerika’nın Sesi, sanki Türkiye’de de protestolar varmış, yer yerinden oynuyormuş gibi bir algı operasyonu yapıyor. Şu an böyle bir şey yok ama son günlerde yaşanan bir takım provokatif olaylar gösteriyor ki, bu yönde bir hazırlık var…
 
Provokatörlerin şu sıralar üzerinde durduğu konulardan biri EYT (Emeklilikte Yaşa Takılanlar). Cumhurbaşkanı Erdoğan seçim öncesi oy kaybetme uğruna net bir şekilde bu işin olmayacağını söylemiş olmasına ve bu kararlılığını sürdürmesine rağmen başta ana muhalefet partisi CHP olmak üzere birileri hala EYT üzerinden siyaset yapıyor.
 
Oysa aklı başında herkes Türkiye’nin böylesi bir ek külfeti kaldıramayacağı görüşünde. Ülkemizde halen 12 milyonun üzerinde insan emekli maaşı alıyorken, 22 milyon insan sigortalı olarak çalışıyor. Yani 12 milyon 324 bin emeklinin maaşı bu 22 milyon 407 bin 415 çalışanın primiyle karşılanıyor. Üstelik emeklilik, malullük, ölüm aylığı ile dul ve yetim maaşı alanların sayısı her geçen yıl biraz daha artıyor. Bizim emekli sayısı Bulgaristan, Norveç, Danimarka gibi birçok Avrupa ülkesinin nüfusundan fazla. Öte yandan, Dünyada
sosyal güvenlik kurumlarının gelir gider dengesini sağlayabilmesinde ideal oran, sistemde 1 emekliye karşı 4 çalışanın olması. Ancak Türkiye'de 1 emekliye düşen sigortalı çalışan sayısı 1,63 dosya düzeyinde…
Ve bu tablo ortadayken hala EYT ile sisteme 4-5 milyon emeklinin daha dahil edilmesi isteniyor…
 
Tabi amaç farklı.
Amaç kaos yaratmak, olmayacak bir şey için insanları sokağa çıkarmak…
Provokatörlerin kaos için kullandıkları bir diğer argüman ise türban ve Atatürk üzerinden toplumu germek. Son günlerde sosyal medyada dolaşıma sokulan ‘lüks türbanlı kutlamalar’, sokak ortasında türbanlı kızlara saldıran veya Atatürk üzerinden mütedeyyin kesime ağza alınmayacak şekilde küfür ve hakaretleri videoya çekip sosyal medyada paylaşan meczuplar gündemde.
 
Açık ve net olarak görülüyor ki, Türkiye'de oluşturmak istedikleri kaos ortamını bilhassa ‘EYT, türban ve Atatürk istismarı’ üzerinden tezgahlamaya çalışıyorlar. Zaten ekonomik sıkıntılarla boğuşan toplumdaki kutuplaşmayı derinleştirerek sokak hareketliliğini artırmak istiyorlar. Tıpkı Arap Baharı safsatasıyla Tunus, Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Cezayir, Ürdün ve Yemen'de yaptıkları gibi mitingler, protestolar, halk ayaklanmaları ve silahlı çatışmalarla ülkemizde de iktidarı yıkmaya çalışıyorlar. Geçmişte birçok kez denemiş ancak milletimizin sağduyusu sayesinde başaramamışlardı.
Şimdi yine deniyorlar…
Millet olarak yine sağduyulu davranıp emperyalistlerin bu emellerine karşı koymak zorundayız. Devleti yönetenler de, muhalefet edenler de aynı hassasiyeti göstermeli.
Çünkü bu ülke hepimizin…