Şampiyonluk yarışındaki kavgayı uzaktan ‘dehşetle’ izliyoruz.
Bir Anadolu takımının yazarı, her şeyden önce bir futbolsever olarak.
Fenerbahçe cephesi, bir zaman önce ‘Trabzonspor’un penaltıları irdelensin’ diyor, bir süre sonra bunun kendi aleyhine kullanılacağını bile bile.
Aradaki puan farkını kapamak için ek enstrümanlara ihtiyaç var çünkü: Hakemler!
Trabzonspor durumdan memnun. Çünkü bir zaman sonra bunu kullanacak.
Aradaki puan farkı kapanırsa bulunacak bahane şimdiden hazır: Hakemler!
Beşiktaş da memnun. Transfer sezonu da olmadığından, başarısızlığın yarattığı taraftar tepkisini nasıl unutturacak, dikkatleri nasıl bir başka yöne çekecek?
Galatasaray bu işlerin uzağında ama onların derdi başlarından aşkın. Siz onları da 2 hafta sonraki Fenerbahçe maçından önce ve sonra izleyin. Işın Çelebi topa girmeye şimdiden başladı bile.
Aynı tavanın balıkları.
Ligin diğer takımlarını bir kenara bırakın, kendi renklerine gönül veren insanlar kimin umrunda?
Ve en sonunda Başkanların demeç savaşı başladı. Daha ligin bitimine 10 hafta var.
Taraftarlarını o kadar büyük beklenti içine soktular ki, gerçekleşmemesi muhtemel vaatleri karşısında kılıf arama çabasında, gerçek futbolseveri yem ediyorlar.
Büyük beklentilerin hayal kırıklıkları da büyük olur.
Yarın siz büyük transferlerinizle yine kameralar karşısında boy gösterirken, hayal kırıklığı yaşattığınız taraftarlar kim bilir hangi alaycı bakışlar ve sözlerden kurtulmak için köşe bucak kaçıyor olacak.
Yıldırım Demirören, Trabzonspor maçında ofsayt nedeniyle sayılmayan gollerinin hakkını ararken, güya adil bir lig talebiyle, Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçındaki pozisyonları diline dolamış.
Gençlerbirliği’nin hakkını arama kılıfıyla, ezeli rakibine şampiyonluk yolunda çelme takma düşüncesi.
Madem bu kadar adil lig istiyordunuz, iki hafta önce Antalyaspor’a ofsayttan gol atarken, bir de aleyhinize verilmesi gereken penaltı es geçilirken neredeydiniz?
Kendi takımınızın oyuncusu Antalyalı Rüştü kadar olamadınız mı penaltıyı itiraf edebilesiniz?
Biz Anadolu’da her şeye rağmen ‘Hakemler art niyetli değil. Herkes hata yapabilir’ saflığında yorumlar yaparken, Türk futbolunu 1 gün içinde kaosa sürüklemeyi nasıl da başarıyorsunuz? Oysa sesini yükseltmesi gereken, hakkı bir şekilde yenen birçok Anadolu takımı gibi, Antalyaspor’un ta kendisidir.
Örnek mi?
1-1 iten Sivasaspor maçında verilmeyen bariz gol. İlk yarıdaki 2-1 biten Beşiktaş maçında İbrahim Üzülmez’in ceza alanında Necati’ye yaptığı faule verilen devam kararı. (Faul olmadığı söylenen pozisyonda sakatlanan Necati 3 hafta oynayamadı)
1-0 biten maçta Gaziantepsporlu Şenol Can’ın ceza alanında topu elle kesmesine rağmen verilmeyen penaltı. 2-0 biten Karabük maçında 2 golün de ok açık ofsayt olması. 1-1 biten Sivasspor maçında verilmeyen penaltı ve ev sahibinin attığı gol öncesinde görülmeyen faul. Kayserispor deplasmanında Tita’nın ceza alanında biçilmesine verilen devam kararı, Beşiktaş maçında yenilen ofsayt gol ve verilmeyen net penaltı. 3-2 kazanılmasına rağmen ofsayttan atılan gol ve auta verilen korner kararı sonrası gelen beraberlik golü.
Bir toplayın bakalım kaç puan ediyor.
Diğer Anadolu takımları da benzer örnekleri kendileri için çıkarabilir ve emin olun hiç biri büyükler kadar ağlamaz.
Üstelik, bu pozisyonlar bizim iddiamız değil sadece. Ulusal televizyon kanallarında verilen ortak kararlar.
Ligimizin yeni ithal bilirkişisi Alman Markus Hoca onaylı.
Bunlar yukarıda sözünü ettiğimiz takımların başına gelse herhalde federasyon devrilir, belki de maçlara A2 takımla çıkma veya ligden çekilme tehditleri savrulurdu.
Trabzonspor da bir Anadolu kulübü denmesin, Şadri Şener’in İstanbul’dan duymaya alıştığımız açıklamalarından sonra buna inandıramazsınız bizi.
Burada coğrafi bir konum değil mesele çünkü.
Yıldırım-Şener-Demirören üçgenindeki demeç savaşı sonrası acilen toplantıya çağırılan kulüpler birliği.
‘Haydi canım ordan! Biz neden sizin kavganıza ortak oluyoruz ki’ diyebilmeli Anadolu kulüpleri.
Hem ezilen, hem sıkışılınca çağırılan.
Artık Türk futbolunun yakasını bırakın.
Biz Anadolu futbolseveri olarak bıktık artık sizden.
Bunu da böyle bilesiniz.