Şimdiye kadar 47 miting yaptı CHP…
Ve mitinglerin yıldızı Özgür Özel bu 47 mitingde mutlaka İmamoğlu’ndan gelen bir mektubu okuttu.
Ve bu 47 mitingde akıllarda kalan nedir diye sorarsak eminim hemen her CHP’li şunları söyleyecektir.
“İmamoğlu’nun mektubu okundu…”
“Erdoğan’a, gel seçime gidelim postası ile Kurtuluş yok tek başına/ ya hep beraber ya hiçbirimiz… sloganı atıldı…”
Başka?!...
Akılda kalan başka bir şey yok gerçekten…
Sürekli kendisini yineleyen ama ülkenin gerçek gündemi yerine İmamoğlu gündemi ile ilerlemeye çalışan Özgür Özel ile CHP emin olun bir yere varamaz…
Siz bakmayın o mitinglerdeki devasa kalabalıklara…
AK Parti ve Erdoğan yönetimi öylesine kötü yönetiyor ki ülkeyi insanlar nereye gideceklerini şaşırmış vaziyette ve gördüğü ilk eyleme hemen katılıveriyor…
Eğer bu kötü gidişi seçimlere doğru toparlayacak olurlarsa CHP, bu mitinglerdeki kalabalıkları bir daha zor bulur.
CHP, şimdiki Türkiye yönetiminden daha kötü yönetiliyor çünkü…
Kılıçdaroğlu gibi 13 yıl Genel Başkanlık yapmış birisini yok saymanın sonucunda kendi iç bünyesinde ruhsal bir kopuş yaşanıyor…
Ve Özgür Özel-İmamoğlu ikilisi bu kopuşu izole edecek en küçük bir çabayı bile göstermiyorlar…
Ve bu ruhsal kopuş “senin adayına oy vermem” noktasına sürüklenirse CHP’nin iktidar hevesi bir başka bahara kalabilir…
İşin bir başka boyutu ise CHP’li belediyelere yönelik adli operasyonlar ve hemen her düzeydeki baskılara yönelik iktidara geri adım attıracak herhangi bir atağın yapılmaması, Özgür Özel ve ekibine olan güven sorununu daha da derinleştiriyor…
16 belediye başkanı tutuklu…
7 belediye başkanı CHP’den istifa edip AK Partiye geçmiş durumda…
Sadece 1250 üye Aydın’da istifa etti partisinden…
Operasyon yemeyen CHP’li belediye başkanları da çok ağır ekonomik ve siyasi baskı altında.
Bu duruma tepkiler daha aktif ve iktidarı düşünmeye sevk edecek daha etkili yöntemlerle mücadele edilmedikçe ne Özgür Özel ne de İmamoğlu asla bu ülke insanlarına güven veremezler…
Mesela ne yapılmalı, diye soruyorlar…
Söyleyeyim; TBMM çalışmalarını kilitleyerek iç ve dış kamuoyunun dikkatlerini daha çok çekecek güven verici çalışmalar yapılabilir…
Sine-yi millete dönülmeden TBMM’de Genel Kurul ve Komisyon toplantıları protesto edilerek çalışmalara katılmayabilinir.
Bu noktada Özgür Özel, “biz olmazsak AKP istediğini meclisten geçirir” diye bir savunma yapıyor…
Ya kardeşim siz olduğunuzda da zaten istediğini yapıyor AK Parti, neye engel oldunuz ki? …
Genel Kurulda Grup başkan vekillerinin konuşmalarından başka hangi engellemeleriniz oldu?
Kaldı ki o konuşmaları da dinleyen sen, ben, bizim oğlandan başkası değil…