Eğri oturalım doğru konuşalım.
En son söyleyeceğimi baştan söyleyeyim.
Fenerbahçe Antalyaspor karşısında galibiyeti hak etti.
Daha istekli ve daha arzuluydu.
Ancak yine de uzatmaların uzatmalarında yitip giden puan insanın içini acıtıyor.
Bu arada Fenerbahçe hak etti ama Antalyaspor da oynaması gerektiği gibi oynadı.
Çok sayıda yıldız oyuncusu olan, 32 bin taraftarı karşısında, hem de deplasmanda Fenerbahçe ile oynamak kolay değil. Yani demem o ki Antalyaspor kötü oynamadı, iyi direndi.
Gelelim hakem Bülent Yıldırım’a.
Performansı her geçen gün düşen Yıldırım adeta Antalyaspor’un bir puanını gasp etti, ipini çekti. Maça direkt etki etti. Olmayan bir pozisyonda faul verdi, faul de golle sonuçlandı. Ayrıca Nani’yi ikinci sarı karttan atmalıydı. Bunu da yapmadı ya da yapamadı. Sonuçta Antalyaspor’un cebindeki bir puanını aldı ve Fenerbahçe’ye armağan etti. Daha ligin başında bu tür hatalar belli ki Anadolu takımlarının canını çok acıtacak.
Peki Antalyasporlu futbolcuların golde hiç mi hatası yok.
Kimse kusura bakmasın. Kadir Bekmezci burada Fenerbahçe’nin ekmeğine yağ sürdü. Rakibi Diego’ya topu kaptırdı, 60-70 metre arkasından koşturdu, faul yapması gerekirken yapmadı, sonrası malum. Frikik ve gol.
Özetle, galibiyeti hak eden Fenerbahçe bunu kendi başına başaramadı, hakemin desteğiyle hanesine 3 puan yazdırdı. Antalyaspor ise oynaması gerektiği gibi oynadı ve iyi direndi. Verilen arzulu ve istekli mücadele kırmızı beyazlı camia için iyi bir sinyal oldu. Bunun devam etmesi halinde Antalyaspor’da güzel sonuçların alınması kaçınılmaz.
Son olarak bir uyarıda bulunmak istiyorum. Futbol çok ciddi bir iş. Futbolda dün yoktur. Gevşemeye gelmez. Dolayısıyla Fenerbahçe maçı geride kaldı ve önümüze bakmalıyız. Aksi halde geçmişle uğraşırsak geçmişteki kötü tabloları yeniden yaşayabiliriz. Yönetim ve teknik heyet acil olarak Fenerbahçe maçına bir sünger çekip, milli maç nedeniyle lige verilen arayı da iyi değerlendirip futbolcuları yeniden lige hazırlamalı.