Değişmiyorlar, gelişmiyorlar..
“İstemezük” diye diye Antalya’ya yapılacak hizmetleri ya engellediler ya da geciktirdiler..
“Antalya elden gidiyor” diye diye kente (disneyland misali) “alternatif yatırım” yapacak yatırımcıları korkutup kaçırdılar..
Sonunda ne oldu?
BİR.. Antalya daha güzel, daha cazip bir turizm merkezi olacakken olamadı..
İKİ.. Kentin dinamizmine uygun hizmetler zamanında yapılamadı ve kent “sorunlar yumağı” haline geldi..
Başka?
ÜÇ.. “Antalya’ya bir dünya markası” diyoruz, ama hizmetlerin siyasete kurban edilmesi nedeniyle Antalya’dan bir “dünya markası” çıkmıyor..

İşte bu “istemezükçü”lerden biri; CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar..
6 yıl önce 100. Yıl’a yapılacak olan stadyum ve Arena projelerinin nasıl engellendiğini ve Antalya’nın neler kaybettiğini hatırlıyor musunuz?
O günlerde “istemezükçü”ler, “Antalya’nın bağrına hançer saplatmayız” diyerek projeyi iptale kadar götürmüştü..
Neydi o hançer?
Stadyumu yapacak olan firmanın (stadyum ve Arena’yı yapma karşılığında) yapacağı rezidans..
Sanki böylesine bir yapı dünyanın veya Türkiye’nin hiçbir yerinde yokmuş gibi, “Antalya’ya bunu yaptırtmayız” dediler, yaptırtmadılar..
Ve bugün bu iptalden dolayı Antalya 35 milyon lira tazminat ödedi, 250 milyon lira daha ödeme riskiyle karşı karşıya..
Stadyum ve Arena’nın yapılışı çok gecikti..
Bu gecikme nedeniyle Antalya, büyük bir tanıtım fırsatından ve yüzmilyonlarca dolarlık gelirden oldu..
Yazık değil mi bu kente?

Şimdi aynı “istemezük” tavır devam ediyor..
Gürkut Acar diyor ki:
“100. Yıl’daki spor alanının köşesine 65 katlı bir bina yapılacak.. Oraya 65 katlı bina yaparsanız, Antalya’nın manzarasını ve nefesini kesersiniz..”
Ardından sıralamış;
- “100. Yıl alanı kent meydanı olarak düzenlenmeli.”
- “Kent içi ulaşımla ilgili yapılan kavşak düzenlemeleri falan göz boyamadır.. Master Plan yapılarak bir raylı sistem, bir metro hesaba katılmalı..”
- “Toplu ulaşım sistemini çok iyi kurmak lazım..”
İyi de, 5 yıl CHP’li yönetim vardı, bunların birini bile niye yapmadınız?
“Şöyle olmalı-böyle olmalı” demek kolay, iş icraata gelince fıss..

Dönelim şu nefes ve manzara kesen yapıya..
Acar hiç yurtdışı seyahat yapmamış galiba..
Gitmişse de gözleri kapalı falan gezmiş herhalde..
Dünyanın hemen her metropolünde çok yüksek katlı binalar vardır ve daima insanların ilgisini çeker..
“Yapılmasın” demek yerine, ” şunlar da göz önünde bulundurulsun” diye bir öneri getirilse daha yapıcı bir tutum olmaz mı?
Elbette olur, ama CHP’lilerde maalesef böyle bir zihniyet yok..
Acar, “65 katlı bina kentin manzarasını ve nefesini keser” derken, falez bandında “kibrit kutusu gibi dizilmiş” 15’er katlı binalarla kentin nefesinin ve manzarasının zaten kesildiğini görmüyor mu acaba?
Bunların ortadan kaldırılması için niye bir çözüm önerisi sunmuyor?

Dedim ya; değişmiyorlar, gelişmiyorlar..
Hep aynı “istemezük” tavrı sürdürüyorlar..
Yeter artık..
Bu tür düşünce ve görüşlerle Antalya’yı “daha iyi yaşanabilir bir kent” haline getiremeyiz..
“Yaptırmam-ettirmem” demek yerine, “şöyle yapılırsa daha iyi olur” şeklinde öneriler getirin, işbirliği yapın..
Bu kent hepimizin..
Antalya’yı siyasete kurban etmeyin..
Ya hayır söyleyin ya da susun..
Antalya’ya yapılacak hizmetleri engellemeyin, geciktirmeyin artık..