O acılı annenin yüzüne bakmak mı istiyorsunuz?
Şifa Çiçek
Türkiye iki gündür Batman’da yaşanan bir iddiayı konuşuyor.
Neydi bu iddia?
Siirt’te görev yapan M. O. isimli bir uzman çavuş, Batman’da 18 yaşında bir kızı kaçırıyor. Kaçırmakla kalmıyor 20 gün boyunca tecavüz ediyor. Olayın etkisinden kurtulamayan hayatının baharındaki kız, 16 Temmuz’da intihar girişiminde bulunuyor. Bir aydan fazla süre hastanede yatan genç kız önceki gün yaşamanı yitirdi. İntihar vakasının yaşandığı gün gözaltına alınan M. O. ise ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan sevk edildiği Siirt Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği’nce adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.
İşte ne olduysa ondan sonra oldu.
Vicdan sahibi kişiler sosyal medyadan seslerini duyurarak suçu işleyen kişinin tutuklanmasını istedi. Tepkiler öyle büyüdü ki Siirt Başsavcılığı devreye girdi. Başsavcılık yazılı bir açıklama yaparak, “Soruşturmanın tamamlanmasına müteakip şüpheli hakkında 27.07.2020 tarihinde Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne nitelikli cinsel saldırı suçundan iddianame tanzim edilerek kamu davası açılmış ve Adli Tıp Kurumu raporunda belirtilen bulgular doğrultusunda yargılamayı yapacak mahkemeden şüphelinin tutuklanması talep edilmiştir” ifadelerini kullandı.
Sonra da tutuklama kararı çıkartıldı. Karar sonrası uzman çavuş teslim oldu. Şimdi ise cezaevinde.
Tutuklama kararı yüreklere su serpti. Ancak üzülerek belirtmeliyim adalete olan güven sarsıldı. Hukuk, katil olduğu iddia edilen bir kişiyi tutuklamada o kadar tereddütlü davrandı ki hepimizin yüreğini dağladı. Çünkü aleni suç işlediği iddia edilen birinin serbest bırakılmasına yönelik sosyal medyada tepkiler başlamasaydı bugün cinsel istismar suçlusu o kişi aramızda olacaktı. Haliyle bu kararlar adalete olan güveni azaltıyor.
Sormak istiyorum; Madem tutuklayacaktınız neden tepkileri beklediniz? Suçlu olduğuna mı inanmadınız, bu yönde delil mi yoktu, o halde şimdi niye tutukladınız? Bu soruları sormak hakkımız olsa gerek.
Şimdi olan oldu mu diyeceğiz?
Zanlı tutuklandı haydi dağılın mı diyeceğiz?
Hayır.
Diyemeyiz, dememeliyiz.
Bu tür kişilerin toplumla birlikte olmaması gerekir. Layık olduğu cezaevinden çıkmaması için biz de olayın takipçisi olmalıyız. Bunu yaparsak işte o zaman kızını kaybeden o annenin yüzüne bakma şansımız da olur.
Yorumlar