Dün meslektaşım Ali Buldu’nun yazısını okurken şok üstüne şok yaşadım. Buldu, köşesinde Büyükşehir Meclisi’nde bizzat tanık olduğu bir diyalogu anlatmıştı. Okuyan herkesi dumura uğratacak diyalogun baş aktörü CHP’nin olay meclis üyesi Erol Özkarabekir…
Erol Özkarabekir’i CHP camiası iyi tanır. Tanımayanlar için de şimdilik sadece şu kadarını söyleyeyim; CHP’yi babasını çiftliği zanneden, parti üzerinde herkesten daha fazla hak sahibi olduğu iddiasında olan, çağdaş insanlar gibi meseleleri konuşarak değil kaba kuvvetle çözmekten yana tavır sergileyen ve kendi partililerinin dahi ‘militan’ diye nitelendirdikleri bir isim..
Neyse yorumumuza geçmeden önce Ali Buldu dünkü köşesinde ne yazmıştı bir göz atmakta yarar var. 
İşte Gazeteci Buldu’nun, Büyükşehir Meclisi’nde CHP’li meclis üyesi Reşat Oktay’la sohbet ederken şahit olduğu o diyalog;
“..Reşat Oktay’a, ‘Sizin parti de olmasa bize ekmek yok’ diye espri yaptım. Oktay gülerek, ‘İl başkanımız değişti size artık ekmek çıkmaz’ dediği sırada yanımıza Erol Özkarabekir yaklaştı. Barışıp el sıkışacaklar düşüncesiyle fotoğraf çekmek için geri çekilirken, Özkarabekir Oktay’a eğilip, ‘Benimle kavga etmek için ceketini çıkarmıştın ya bundan sonra senin pantolonunu çıkaracağım. Seni bu mecliste rezil etmezsem adam değilim. Aha da bu Ali Buldu şahit olsun’ dedi. Reşat Oktay, şaşkınlıktan mı, olgunluktan mı anlamadım ama hiç sesini çıkarmadı. Özkarabekir gittikten sonra, ‘Gördün işte sen olsan ne yapardın’ dedi, sustum kaldım.”
Reşat Oktay’ın yanından ayrılıp bir süre sonra Erol Özkarabekir’in yanına giderek bu çıkışının nedenini soran Ali Buldu, Özkarabekir’in birebir kendisine söylediklerini de köşesinde şöyle aktardı; “Kavganız bitmedi mi diye sorduğumda bana, ‘Benim kavgam bitmez Ali kardeşim. Onu bu mecliste rezil edeceğim, sen de şahit ol. Benimle kavga eden biri neden benimle disipline gönderilmez anlamış değilim. Ben gittim aklandım o da gitmeli. Yeni il başkanı Mustafa Erdem bu adamı disipline göndermezse sonu Semih Esen gibi olur ve gider. Bu parti ne çektiyse FETÖ’cü ve faşistlerden çekti” dedi.”
Bu ikili arasındaki husumetin geçmişi birkaç ay öncesine dayanıyor. Hatırlanırsa, Büyükşehir Meclisi’nde komisyon seçimleri sırasında Özkarabekir partisinin grup kararına aykırı oy kullanmış, bu süreçte Reşat Oktay ile aralarında yumruklaşmaya, küfürleşmeye varan kavga olmuştu.  Kavgaya neden olan Zafer Yörük ile Özkarabekir partinin disiplin kuruluna sevkedilmiş, ancak il örgütünün cezalandırılma talebi genel merkezde karşılık bulmayınca il başkanı Semih Esen istifa etmişti. Yerine de Mustafa Erdem getirilmişti. 
Şimdi gelelim konuyla ilgili yorumumuza. Erol Özkarabekir’in partilisi Reşat Oktay’a karşı kullandığı ifadeler için aslında bir yoruma gerek yok. Kelimenin tam anlamıyla terbiyesizlik. Çünkü öğrendiğim kadarıyla Ali Buldu’nun yazısından çok daha fazlası, hakaret ve küfürler de var o diyalogda. Bırakın siyaseti, şunu bunu, edepli bir insanın yapacağı bir şey değil. Diğer yandan bu militan ruhlu meclis üyesi belli ki Ankara’dan aldığı gazla daha bir havalanmış, ayakları yere değmiyor. Öyle ki, “Mustafa Erdem bu adamı disipline göndermezse o da Semih Esen gibi gider” diyecek kadar pervasızca konuşabiliyor. Yeni il başkanını bir gazetecinin yanında alenen tehdit ediyor. Bunu da bir tarafa bırakalım, “CHP ne çektiyse FETÖ’cü ve faşistlerden çekti” diyerek mensubu olduğu partiyi tartışılır hale getiriyor. Hem de FETÖ travmasının yaşandığı şu günlerde…
Peki ne yapmak istiyor bu meclis üyesi?
İşte bu noktada oldukça ilginç iddialar söz konusu. Üstelik bu iddiaların kaynağı da yine CHP kulisleri. İddiaya göre Özkarabekir, kendini partiden attırıp AK Parti’ye geçiş zemini hazırlamak istiyor. Öteden beri CHP’de ‘hakettiği’ noktada olamamaktan şikayet ettiği bilinen, partiye sonradan gelenlerin daha çok kıymet görmesinden rahatsızlık duyan Özkarabekir’in AK Parti’ye yanaşma manevraları yaptığı öne sürülüyor. 
Böylesine fanatik biri partisini değişir mi demeyin değiştiğine o kadar çok şahit olduk ki, artık şaşırmıyoruz. 
Öte yandan, takıldığım bir nokta da Özkarabekir’in şu ‘faşist’ vurgusu. Dikkat ediyorum, CHP’liler son yıllarda birçok konuda ‘müttefik’ oldukları MHP’lileri işlerine geldiğinde ‘kanka’, gelmediğinde ‘faşist’ olarak yaftalıyor. Bu durum artık MHP’lilerde ciddi bir rahatsızlık yaratıyor. Tabanda uzun zamandan beri oluşan karşılıklı ‘sempati’, CHP’deki bu fanatikler yüzünden giderek antipatiye dönüşüyor. Anlaşılıyor ki, CHP’de bazı kişiler hala 1980 öncesinde kalmış. Bu kişilere Allah akıl sağlığı versin demekten başka bir şey gelmiyor elimizden…
Kalın sağlıcakla…