İster yerel olsun, ister genel. Her ama her seçimde birileri bir amaç, gaye ne bileyim buna intikam duygusu da denebilir çıkar, kendi çaplarında bir takım çalışmalar yaparlar.
“Çorbada benim de tuzum bulunur mu” sorusunun cevabını bulabilmek adına.
O tuzun diğer adı da, “Kazanan” için katkı, “kaybeden” için öç almaktır.
Kazanan tarafı desteklediysen, “Ben olmasam kazanamazdı” diye kendi kendini teselli eder, kaybeden için de, “Ben işte böyle seçim kaybettiririm” avunması yıllar boyu sürer.
Mesela ben geçmişi şöyle bir irdelediğimde bir iki kişi hatırımda kalmış.
Örnek: Nizamettin Sağır.
Nizamettin Sağır yerel seçimler öncesi Gazeteciler Cemiyeti’nde bir basın toplantısı düzenleyecekti.
Toplantı bir gün öncesi bize bildirildiğinden, “Ha. MHP eski il başkanı kesin her hangi bir yerden belediye başkan adayı ve adaylığını açıklayacak” düşüncesiyle gittik toplantıya.
Toplantının girişinden çıkışına kadar Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ak Parti Belediye Başkan adayı Menderes Türel’e vur babam vur.
Şaşırmamak mümkün mü?
Nitekim şaşkınlığımı tüm çıplaklığıyla o toplantıda yüzüne açıkça söyledim. Söyledim de, helalık istemişti benden toplantı sonrası. O helalığı vermediğimden midir nedir, 2 yıldır ortalıkta yok.
Desteklediği kişinin de 2 yıldır ortalıkta olmadığı gibi.
İkinci örnek: Hasan Subaşı.
Yani DYP’li Subaşı.
Yine yerel seçimlerde AK Parti’li Menderes Türel’in en büyük rakibi olan, seçimi de kazanan CHP’li Mustafa Akaydın’ın açıkça destekçisiydi.
Subaşı da, “Akaydın’ın seçilmesindeki katkımız tartışılamaz” diyenlerden.
Ama aynı Subaşı’nın AK Parti’den milletvekilliği konuşuldu.
Kahkahalarla güldüm.
Sen benim en önem verdiğim şehrin belediye başkanının seçim kazanamaması adına elinden geleni ardına koyma. Benim adayımın seçim kaybetmesi için geceni gündüzüne kat. Ben Başbakan olarak seni kendi partime alıp, Milletvekili adayı yapayım!.
Adama gülerler.
İnat veya siyasi görüş ayrılığı bazen insanlara yanlış ata oynatabiliyor.
Şekil A da görüldüğü gibi.
Bu memleketi yürekten sevdiğini söyleyenler, o yanlış ‘At’a oynama olayına rağmen çıkıp, “Yanılmışız” diyemiyorlar ya, memleket sevdalılığı nerede kalıyorsa.
Sanki onların çocukları, hatta torunları bu memlekette yaşamayacaklar?
Aydın insanlar ya!..
Geleceği çok iyi görüyorlar ya!.
Onların her yaptıkları icraat ve öç alma tutkusu ya!.
Ne yaparlarsa doğrudur!.
Şimdi olduğu gibi.
Evet, evet.,
Bir seçime daha az kaldı.
Sahi nerede o kafalarını kuma gömenler?
Ve umutla adaylık beklentisi içerisinde olanlar?
Bu siyaset arenasında hiç kimse vazgeçilmez olamaz. Ama birileri vardır ki, geçmişte yaptığı, geleceğinin garantisidir.
Bugün Menderes Türel Ak Parti’den milletvekili aday adaylığını açıklıyor.
Yakışır.
Yakıştıramayan yine basın toplantıları yapsın. Karşı taraf adaylarıyla dirsek teması kursun.
Türel için durmak yok. Bu memlekete hizmete devam.