Büyükşehir Belediyesi, mahalle içerisinde asfalt yenileme çalışması yapmış. Tabiri caizse yol cirlop gibi olmuş.
Ama yol kenarına konulan tabelalarda Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül kendi resmini de yerleştirtip, “Yolunuz hayırlı olsun” temennilerinde bulunmuş.
Mahalle sakinlerine, “Bu yolu Kemer Belediyesi mi yaptı” diye sordum.,
“Bırakın bizim yolumuzu yapmasını, çöplerimizi doğru dürüst alsın yeter” serzenişinde bulundukları gibi.
“Bu yolu Büyükşehir Belediyesi yaptı ve Menderes Türel’in, “Hayırlı olsun” yazılarını da Kemer Belediyesi’nin görevlileri çam ağaçlarının arasına attı” demezler mi?
Merak ettim, “Attılar” dedikleri tabelaları aradım.
Hakikaten doğruydu..
“Etik” olayı kişiden kişiye değişir de.,
Ayıp.
Kemer Belediyesi geçtiğimiz günlerde 8 bin ton asfalt işi için ihale açtı.
Ve ihale sonuçlandı, asfaltlama çalışmaları da tüm hızıyla sürüyor.
Nitekim işe önce Beldibi’nin ara sokaklarından başlandı hatta bugün itibariyle sanırım Beldibi’nde asfaltsız sokak kalmamıştır.
Kim yaptı?
Kemer Belediyesi..
Allah emeği geçenlerden razı olsun. Beldibi 2015 turizm sezonuna, 2014’ün son aylarında hazırlanmaya başlandı..
Peki o yolların kenarına Büyükşehir Belediyesi, “Yolunuz hayırlı olsun” tabelası dikti mi?
Dikmez.
Çünkü asfaltı yapan Kemer Belediyesi de ondan.
Peki ama Beycik’te neden tam tersi?
Yani yapmadığın asfalt yolun kenarına, yapan kurumun tabelalarını ormana atıp, kendin yapmış gibi göstermekteki maksat ne olabilir ki?
Ayıbın daniskası..
Kemer’e geldim, yıllar öncesinden tanıdığım dostlarla acı kahvelerini içip, ordan buradan sohbet ediyoruz.
Derken konu, deniz otobüslerine geldi..
“Denizden ulaşım başlatıldığı günlerde otobüsçü esnafı hayli tedirgindi. Ama zaman geçtikçe her şey rayına oturdu. Şimdilerde kimsenin şikayet ettiği yok aksine memnuniyet daha fazla” görüşü ortaya atılırken.,
“En çok da Kemerli otelciler memnun. Her şey dahil sistemiyle çalıştıklarından, deniz otobüsleri hayata geçirildikten sonra turistler gündüzleri zamanlarının büyük bölümünü Antalya’ya gidip gelmekten yana kullanıyorlar” denilmez mi?
Başta anlamamıştım.
Boş boş baktığımdan olacak ki, “Bir turistin 5 saat otelde olmamasını düşünsenize. O turistin her şey dahil sisteminden içeceği bir su, meyve suyu yada alkollü içeceklerden tutun da, yiyeceklere kadar tasarruf demekten başka ya ne?” diye ekleyiverdi.
Herkesin hesabı ayrı tabi ki..
Ve otelci adına milyon kez haklılık payı..
Kısacası turizmci tabiriyle kos işi.
Kemerliler o yönden düşünürken, ben de Kemer’den Antalya’ya deniz yoluyla getirilen turistlerin Antalya esnafına bıraktıklarını gözümün önünden geçirdim..
5 ay öncesine kadar Kemer’den Antalya’ya günde meraklı belki 3-5 turist geliyordu ama bugün saatte en az 35-40 turist geliyor ise bunun adı nedir Allah aşkına?
2009-2014 arasında 5 yıl boyunca o deniz otobüslerinin çürümeye terk edildiğini cümle alem biliyor.
Yazık, günah değil mi yetim hakkı bulunan milli servete?