Antalyaspor’un altını oydular, Kırmızı-Beyazlı ekibi oydukları o çukurun içerisine koydular. Şimdi de bunu yapanlar, haykırıyor.
“AYAĞA KALKIN.”
Adamda biraz utanma olur.
Koskoca camia ile dalga mı geçiyor ne?
İçinde zerre kadar nankörlük taşımıyorsan, milletle alay edercesine, sırf günü kurtarmak adına lügatlar parçalama arkadaş.
Hatırlayan var mı?
“Bu zihniyet devam ettirildiği sürece olan Antalyaspor’a olur. Antalyaspor’u olduranlar da, kesesini doldurur ve İstanbul’un yolunu tutup, Kırmızı-Beyazlı ekipten kazandığı paraları yemenin keyfini sürerler” demiştik ya.,
Golcüsüz bir takımın maç kazanamayacağını vurguladığımız gün bunu yapmıştık.
Antalyaspor’u golcüsüz bırakan kim?
Kırmızı-Beyazlı ekibi her geçtiğimiz gün ruhsuzlaştıran?
Antalyaspor’u yatıran kim?
Peki, “Ayağa kalkın” diye alay eden?
“Yatın mı deseydi” denecektir değil mi?
Bana bunu söyleyebilecek olan muhterem veya muhteremler önce kendilerine bakacaklar. Antalyaspor’u canının istediğinde yatıran, istemediğinde kaldıran. Asli görevi olan Kırmızı-Beyazlı ekibin sahada futbol oynayıp oynamamasından çok, mali işlere daha fazla zaman ayıranlarla nereye kadar gidebileceğinizi sanıyordunuz?
Ve takımı tökezletmek için elinden geleni ardına koymayanları geriden geriye izlemekten başka ellerinden bir şey gelmeyen sözüm ona yöneticiler bana bir şeyler diyebilecek öyle mi?
Onlar konuşmaları gerekip de, konuşamayıp içlerine attıklarıyla baş başa kalsınlar.
“Çıkmadık candan umut kesilmez” değil mi?
Ne doğru bir söz.
Ama bence sadece züğürt tesellisinden başka bir şey değil.
Mehmet Özdilek ve ekibinin sezon başından beri Antalyaspor’da yaptıkları uygulama gibi.
Şapka düştü, kel göründü beyler.
Dere geçerken at değiştirilmez, değiştirilmemesine de, denizden geçip derede boğulmasına neden olanlarla kenefte bile yan yana gelinmemesi gerektiğine inananlardanım.
Eğer ki biraz olsun şansımız varsa, cumartesi günü, Samsun-Sivas maçında top Sivas’ı sever ve en azından sahadan alınacak bir beraberlikle, Sivas’ın başarısı veya Samsun’un başarısızlığı Antalyaspor’un başarısı olup çıkar. Ve şuna da eminim ki, Samsun’da baş gösterebilecek böylesine bir mucizeden de, kendilerine pay çıkartacak olanlar yine “Ayağa kalkın” diye lügat parçalayanlardan başkaları olmayacaktır.
Takımı yatıranlar, ayağa kalkmaktan bahsediyor.
Antalya’da yan gelip yatırmak için transfer ettiği oyunculara da ayağa kalkın diye haykırıyor.
Yuhlar olsun.
Böyleleri hiçbir şey olmamış gibi, Antalyaspor’u tüketir, gider bir başka takım veya takımlarda da iş bulur. Ve eminim ki orada da yapacakları şey, ayakta tutması gerekenleri yatırmak, iş işten geçtikten sonra da arkalarına bile bakmadan gideceklerdir.
Çok değil üç-beş gün sonra Antalyaspor’a yapacakları gibi.
Kendi sahasında Bursa karşısında rezil rüsva olan futbolculardan ben Fenerbahçe deplasmanında kahramanlık bekleyeceğim öyle mi?
Haydi hodri meydan.
Şükrü Saraçoğlu’nda nasıl ve ne şekilde olursa olsunlar kahraman da, bende Kalekapısında eşek gibi anırayım.
Not: Atilla Ekmen bir SMS geçmiş. Ve mesajında demiş ki, “Şeytan namaz kılana kadar Antalyaspor.”
Antalyaspor’a uzun süredir şeytan namaz kıldırıyor, farkında mı değilsin be dostum?