Yıllar önce bir arkadaşım, “Sokakta çalışan engellilerin bazıları böbrek yetmezliğinden dolayı ölüyor. İstersen bunu bir araştır” demişti.

Bana pek inandırıcı gelmeyen konuyu yine de araştırma gereği hissetmiştim.

Yaptığım araştırmalar sonucunda arkadaşımın haklı olduğunu öğrenmiştim.

Peki, neden böbrek yetmezliğinden dolayı bu insanlarımız hayatını kaybediyor?

Sokakta çalışan engelliler tuvalete gitmemek için su içmiyor. Su içmediği için de böbrek rahatsızlığı çekiyor. Sonrası malum…

Arkadaşımın söylediği ve benim de yaptığım araştırmalar neticesinde doğrulattığım olayı, geçtiğimiz gün Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal gündeme getirdi. Antalya’da engellilerin çok zor şartlar altında hayatlarını idame ettirmeye çalıştıklarını belirten Uysal, “Sokakta çalışmak zorunda olan engelliler, engelli tuvaleti olmadığı için su içmiyor. Böbrek yetmezliğinden hayatını kaybeden engelli vatandaşlarımız var. İnsanlar öldükten sonra bina yapsanız ne işe yarar” dedi.

Bir belediye başkanı araştırma yapmadan, elinde bir veri olmadan bu kadar iddialı konuşmaz. Demek ki yaşanan bu acı olay gerçek.

Konuyu bugün köşeme taşıyarak sizlerin dikkatini çekmek istedim. En çok da bizi yönetenlerin bilmesini istedim. Şimdi başkan Ümit Uysal’ın gündeme getirdiği bu konuyu oturup hep birlikte tartışalım. Tartışalım ki çözüm için umudumuz olsun. Unutmayın hepimiz potansiyel engellileriz.

Son yıllarda sevindirici gelişmeler yaşanmıyor değil. Duyarlı belediye başkanlarımız engellilere yönelik adımlar atıyor. Birçok yerde kaldırımlar engellilere göre düzenleniyor, yine engellilerin rahat etmesi için toplu taşıma araçları alınıyor. Büyük alışveriş merkezleri engellilere göre düzenleniyor. Buna benzer birçok sevindirici gelişme var. Ancak bence tüm bunlardan önce beyindeki engeller kaldırılmalı. Engelliler düşünülerek yapılan çalışmalar duyarsız vatandaşlar yüzünden anlamsızlaşıyor. Örneğin bir engelli rampasının ya da kaldırımının önüne aracımızı park edebiliyoruz. Yine geçecekleri yolu bir tezgahla kapatıyor, toplu taşıma araçlarında onlara ayrılan yerleri işgal edebiliyoruz. Özetle bir yandan engelleri kaldırırken diğer yandan yeni engeller çıkarıyoruz. Dolayısıyla bir arpa boyu yol alamıyoruz. Bunun için ise yukarıda da ifade ettiğim gibi önce beyindeki engeli kaldırmalıyız.