Çocukluk yıllarımda, ilçemizde özendiğim büyüklerimin neredeyse tamamı, sinema oyuncusu Yılmaz Güney ve Tarık Akan hayranıydı.
Nedenini de solcu kimliklerine bağlarlardı.
Sağcı olarak bildikleri Cüneyt Arkın ve Kadir İnanır’dan da nefret ederlerdi.
Hatta Cüneyt Arkın’ı Yılmaz Güney’e Kadir İnanır’ı da Tarık Akan’a rakip görürlerdi. Oynanan oyunlarda herkes Yılmaz Güney veya Tarık Akan olmak isterdi. Cüneyt Arkın ve Kadir İnanır’ı ise kimse tercih etmezdi. Ben de ağabeylerim gibi Yılmaz Güney ve Tarık Akan’ı seçenlerdendim. Filmlerini izlemek için araştırmaya girdim. Yılmaz Güney’in filmlerinin o yıllarda yasaklı olduğunu öğrendim. Tarık Akan için yasak yoktu. İzlediğim filmlerinden etkilendiğimi söyleyemem. “Anne Kafamda Bit Var” kitabını ise keyifle okudum. Siyasi içerikli olduğu için benimsedim, hatta arkadaşlarıma tavsiye ettim.
Bu arada Cüneyt Arkın ve Kadir İnanır’ın filmlerini izlemiyor, hatta izlenmemesi için çevreme telkinlerde bulunuyordum. Ne de olsa onlar sağcıydı.
Yıllar sonra AK Parti Hükümeti, Güneydoğu’da dökülen kanın durması için harekete geçtiğinde o sağcı, şovenist dediğim, nefretle baktığım Kadir İnanır’a sempati duymaya başladım. Barış için, kardeşlik için Akdeniz Bölgesi Akil İnsanlar Heyeti’nde yer aldı. Antalya’ya gelip süreçle ilgili bizi dinlediğinde ise kendisine olan saygım bir kat daha arttı. Yoğun tepkilere rağmen barış için elini taşın altına koymuş, kariyerini değil ülkenin geleceğini düşünerek hareket etmişti.
Kadir İnanır şimdi de organlarıyla gündemde.
Başarılı oyuncu, Jülide Kural ile birlikte bütün organlarını bağışladığını açıkladı. Bunu da herkese tavsiye etti.
Kadir İnanır’ın bu örnek hareketi gerçekten önemli.
Gerçek sanatçı dediğin sosyal olaylara duyarlı olmalı, yol gösterici olmalı. O da bunu yaptı. Yani tam bir sanatçıya yakıştığı gibi hareket etti.
Kadir İnanır’ın bu vicdani hareketini ve merhametini çok ama çok önemsiyorum. Kendisini kutluyorum. Geçmişte kendisine önyargılı davrandığım ve haksızlık ettiğim için de özür dilerim. Böyle sanatçıya bir gün gelir herkes ‘İnanır’.