Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Mustafa Akaydın yüzünden şu ana kadar haksız fesihler nedeniyle belediyenin ödeyebileceği rakam tam 114 milyon TL.

Bunun yaklaşık 60 milyon TL’si ödendi.

Ayrıca 100. Yıl Spor Kompleksi davasında ise 277 milyon TL ödeme riskiyle karşı karşıya.

Toplamda 391 milyon TL.

Eski parayla 391 trilyon.

Buna rağmen halen birileri ‘dağ fare doğurdu’ diyorsa pes doğrusu.

Bu arkadaşlar ya hesap bilmiyor, ya da ceplerinden/cebimizden çıkan parayı önemsemiyor.

Deyim yerindeyse kör, sağır ve lal olmuşlar.

Belki de olayın başrol oyuncusu Akaydın olduğu için umursamadılar. Akaydın Hoca’nın bu tür olaylarla sıkça gündeme gelmesine alışık oldukları için duymazdan gelmiş olabilirler. Yani ‘Yaparsa Hoca yapar’ dedikleri için sus-pus olmuş olabilirler.

Ancak onlar sessiz kalsa bile Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel sessiz kalmayacak, bu kentin/kentlinin hakkını sonuna kadar arayacak. Yüce Türk yargısı da bu konuda zaten soruşturmasını yapıyor.

Kimse kusura bakmasın. Benim paramı kimse böyle çarçur edemez. Biz kişileri paramızı sokağa atsın, birilerine haksız kazanç sağlasın diye o koltuğa oturtmuyoruz. Aksine hakkımızı savunsun diye seçiyoruz. Dolayısıyla Türel’in dediği gibi birileri trilyonlarca lirayı birilerinin cebine indirmiş olabilir. Ancak o paraları o birilerinin cebinden çekip almak ve devletin kasasına koymak hepimizin boynunun borcu olmalı.

Dikkat ederseniz Türel’in yaptığı basın toplantısından sonra Akaydın’ı CHP içinde savunan olmadı. Usta gazeteci Ahmet Dökdök dün bu konuda dikkat çekici bir yazı yazdı. Yazısında özetle niye CHP’li başkanların Akaydın’a sahip çıkmadığını sorgulamış. Dökdök yazısını ise, “Demek ki CHP’liler kendi aday arkadaşlarına inanmıyor ve güvenmiyor. Acaba ‘Yapmıştır’ diye içlerinden geçiriyor olabilirler mi?” diyerek bağlamış.

Bu soruya kendi kişisel kanaatimi söyleyeyim: Evet yapmıştır.