Antalyaspor…
Bu kentin en büyük markası, değeri…
Herkesin sahiplendiği ‘sahipsiz’…
Bu durumdaki Antalyaspor açısından hafta içi iki önemli olay yaşandı.
Birincisi Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt’un attığı adım, ikincisi ise Antalyaspor’da uzun yıllar otobüs şoförlüğü yapan Hayati Soykan’ın vefatı.
İlkinden başlayalım.
Öncelikle Semanur Kurt’u attığı bu önemli adım için kutlamak istiyorum. Kimsenin yapamadığını yaptı, Antalyaspor’da görev yapmış eski başkanlar, futbolcular, antrenörler ve taraftar temsilcilerini bir araya getirdi. Birlik ve beraberliğin sağlanması amacıyla düzenlenen toplantıya katılım büyük oldu. Antalya Valisi Muammer Türker başta olmak üzere kentte söz sahibi olan kişilerin toplantıda yer alması ayrıca memnunluk duyulacak bir gelişme oldu. Vali Türker, “PTT 1. Lig’de Antalya’nın iki takımı var. En azından bir takımımız Süper Lig’de Antalya’yı temsil etmeli” diyerek yüreklere su serpti. Şimdi Vali Türker’in bu konuda adım atmasını bekliyoruz.
Antalyaspor Başkanı Gültekin Gencer, kentin duyarsızlığına dikkat çekti, eski başkanlardan Dündar Uluğkay ise takıma sahip çıkılması gerektiğini söyledi. Yine eski başkanlardan Hasan Subaşı, takımdaki birlik ve beraberlik ruhunun azalmasına vurgu yaptı. Kalan haftalarda ise takımın yeniden Süper Lig’e çıkması için tek yürek çağrısı yaptı.
Özetle, son derece yararlı ve gelecek açısından umut verici bir toplantıydı. Birlik ve beraberliğimiz için bir umut ışığı oldu. Dolayısıyla bir kadın olarak böyle büyük bir projeye imza atan Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt başta olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyorum.
Gelelim Hayati Soykan’ın vefatına.
Yukarıda da ifade ettiğim gibi Antalyaspor’da uzun yıllar otobüs şoförlüğü yaptı. Yani bir Antalyaspor emekçisiydi. Önceki gün aramızdan ayrıldı. Dün de Muratpaşa Camii’nden cenazesi kaldırıldı. Ancak gördüğüm manzara beni hayli üzdü. Rahmetlinin cenazesinde eski başkanlardan Hasan Subaşı, eski yöneticilerden İbrahim Yıldırım, Abdurrahman Yılmaz ve Erol Toşkoparan’ı gördüm. Başka yönetici varsa da ben görmedim. Yine eski birkaç futbolcu ve bazı kulüp çalışanları katıldı cenaze törenine. Tabii bu olay hoş olmadı. Antalyaspor gibi büyük bir kulübe yakışmadı. Antalyaspor bayraklı tabuta kırmızı beyazlı camianın büyük bir bölümü omuz vermeliydi. Ancak yukarıda da ifade ettiğim gibi herkesin sahiplendiği ‘sahipsiz’ Antalyaspor’da bu maalesef ilk değildi. Temennim son olması.