SGK; Esnaf ağzıyla “müşterinin ayağı alışsın”

Nihayet, Ziraat Bankası A.Ş ile SGK, emeklilik şartlarını taşıyanların, kredi kullanarak emekli olmasının yolunu açtı. Şimdi, açılan bu yola bir bakalım, kimler bu durumdan nasıl faydalanacak ve nasıl emekli olabilecekler?

Bu protokol kendi nam ve hesabına çalışan, esnaf, sanatkar ve çiftçiler için, kısacası 4/b sigortalılardan, emeklilik şartlarını taşıyan, fakat Bağkur prim borcundan dolayı, emekli olamayanlara, banka kredisi kullanmak suretiyle, emekli olma imkanı sağlayacaktır.

Bu krediden faydalanıp emekli olmak isteyenler, sosyal güvenlik il/merkez müdürlüklerine müracaat ederek, kurumdan alacakları “sigorta prim borcunu, peşin ödemesi halinde emekli olabilir” yazısı ile Ziraat Bankası şubelerinde müracaat edecekler, 1.28 faiz oranı ile 48 ay vade ile teminatsız kredi kullanabileceklerdir.

Bu şekilde sigorta prim borcunu peşin ödeyenlere, emekli aylıkları bağlanacak ve bankadan kullanılan kredi için, emekli maaşından düzenli olarak, borç ve faiz bitene kadar kesinti yapılacaktır.

Öncelikle şunu belirtmem gerekir ki, Sosyal Güvenlik Kurumunun yapmış olduğu bu protokol dar kapsamlı, borç ve kullanılabilecek kredi limitinin bankaya bırakıldığı bir protokoldür. SGK bankaya müşteri gönderecek, banka da şartlar uygunsa kredi verecektir. Kim, ne kadarlık prim borcu için müracaat edebilir? Kime ne kadar maaş bağlanırsa, bu krediden borcu oranında faydalanabilir?, ya da bankalarla kredi notu sıkıntısı olan, yani halk arasında sicili bozuk diye tabir edilen, bu protokolden faydalanabilecek midir?.

 

Bağkur’lu vatandaşa bağlanacak emekli maaşı tutarı, ortalama 800 TL ile 1500 TL arasındadır. Bu durumu “emeklinin alacağı maaş”, “bankanın 48 ay vadeli faizli borcu” ve “emekli maaşından aylık kesilecek 2/3 tutar” üçgeninden baktığımızda, banka kredi isteyen vatandaşa, ne kadar kredi verebilir? Maalesef ki bin TL maaş alacak bir emekli, 40 bin TL kredi kullanamayacaktır. Peki 50 bin 80 bin 130 bin TL, Bağkur prim borcu olan esnaf, çiftçi, nasıl emekli olacaktır?

Düşmüş esnafa kredi, maalesef.

Devlet, 25 yıl ülkeye vergi ödemiş esnafı, düştüğü yerden, elinden tutup kaldırılacağı yerde banka kapısından boynu bükük göndermesi, bu devlete yakışmaz. Onun artık esnaflık yapamadığını,  sorumlu olduğu bir ailesinin olduğunu unutmamalıdır. Ne demiş Ahi şeyhi, Şeyh Edebali; “İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın.”

Sayın ÇSGB Jülide Sarıeroğlu’ndan gerçekten kendinden beklenen adımları atacağına inanıyoruz. Bağkur borçları için en kısa zamanda bir torba yasa çıkarılmalı, ödenemez durumdaki bu faizler silinmeli ve kredi kullandırılmayan, banka sicil notu düşük olan esnafın da, emekliliğinin önü açılmalıdır.

Anayasal haklar çerçevesinde bu konular netleştirilmeli, artık “af çıkarsa öderiz”, “şu olursa, böyle yaparız”, “burası Türkiye, ne olacağı belli olmaz” düşüncelerinden, mantığından vazgeçilmeli ve genel geçerli kanunlar literatürümüze yerleşmelidir.

Vatandaşa üç kuruş maaş bağlayıp yıllarca faiz ödetmek nedir? Zaten esnaf durumu olsa ödeyecektir. Kim borçlu olmak ister? Sen ister misin?

Esnaf kardeşlerimize hayırlı işler bol kazançlar dileyelim ki, borçlarını ödeyip emekli olabilsinler.

Ha bu arada, faiz/kredi istemeyen bir Müslüman da “hayat size güzel, olan Müslümana oluyor” demekten kendini alıkoyamayacaktır.


Sevdiğim sözler

Kılavuzun daima yüreğin olsun, omzun üstündeki kafan değil.

Şems-i Tebrîzî

Kamil ÇANKAYA-Sosyal Güvenlik Uzmanı