Seyir Defteri  

Antalya’da gördüklerimi, duyduklarımı, tespitlerimi farklı platformlardan okurlarımıza aktardım. Bu kez Manşet Gazetesi’nde Antalya’nın yeni dönemini, sorunlarını, konuşulması gereken ve ele alınması mutlak elzemlerini kaleme alacağım. Antalya sevdam, bu sayfada da koyu şekilde yazı ararlına serpiştirilecek.

Geçtiğimiz günlerde Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin seçimi yapıldı. Tek liste ile seçime giren Abdullah Sevimçok rekor düzeyde oy alarak, tekrar başkanlığa seçildi.

Sevimçok’a karşı rakip çıkartamayan grup, önce listeye çizik atma yöntemi ile muhalif sayısını belirleme, şimdilerde ise gerçekleşmesi muhtemel dışı, olağan genel kurul için imza peşine düştü.

İmzalarda yüzde 25’i bulurlarsa bakanlık onayı lazım. Yüzde 51’i bulurlar ise onaysız genel kurul. Olmayacak duaya amin demenin mantığı yok. Abdullah Sevimçok’a yeni döneminde başarılar.

Yıllardır Abdullah Sevimçok dahil çoğu isim AVM’ler ile ilgili demediğini bırakmadı. Son genel kurulda konu, mücadele ettik şeklinde yine dillendirildi. Edilen hiçbir mücadele ise yerini bulmadı. AVM’ler her tarafımızı sardı.

Bu aşamada Abdullah Sevimçok’un yapması gereken AVM mücadelesi değil, AVM’lere karşı alternatif olabilecek yer altı çarşıları. Antalya, hava şartları nedeniyle yer altı çarşılarına şiddetle ihtiyaç duyuyor. Yağış ve sıcaklardan korunaklı alanlarda alışveriş, esnafa müşteri kazandıracaktır. Özellikle sektörel yer altı projeleri şehre keyif katacaktır. Bir sarraflar çarşısı, organik ürünler çarşısı, vb. çarşılar kültürümüzü de koruyacaktır. Şehri de kirlilik ve karmaşadan uzaklaştıracaktır.

Yer altı çarşılarının bir avantajı da, araç park ihlalleri, esnaf işgalleri, tabela kirliliği gibi çoğu kronik sorunların önüne geçmesi. Kavşakların altına yapılması durumunda ise, kendini otomatik denetleyen yer altı yaya geçidi görevini yerine getirir. Bunlar ilk akla gelenler.

Ancak bu mücadelede de tereddütler oluşabilir. Yer altı çarşıları derken, ortaya yer altı AVM’leri çıkabilir. Bilindik markalara dükkanlar tahsis edilebilir. Zaten dillendirilen endişeler de bu yönde. Şimdilik gündemde böyle bir proje yok, ancak akıllara gelebilir. Biz kulağa kar suyunu kaçıralım da.

Kazasız ve cezasız günler dileğiyle.