Antalya’da gündemin ana konusu doğal olarak yerel seçimler.

Her ne kadar seçim çalışmalarıyla ilgili olarak, adayların resimleriyle giydirilip, mahalle ve sokak aralarına salınan yüksek volümlü minibüslerden gürültü konusunda şikayetçi olunsa da, ilçe ve beldelerdeki seçim çalışmaları da bir o kadar tüm hızıyla devam ediyor.

Misal batı ilçeleri..

Papaz Ali de (Ali Orhan) o çalışmaları yerinde görmek, hafta sonunu gezerek ve de görerek değerlendirmek adına düşmüş yollara.

Düştüğü günü duyunca, geldiği ve görüp-yaşadıklarını kaleme alacağı sözlerini hakikaten baştan beri merak etmiştim.

Dün yazdıklarını okuyunca, “Merakıma değmezmiş” yorumu çıkarttığımı söylesem abartmış mı olurum?

Hüsnü ağabeyin dediklerine göre, Papaz Ali, birlikte program yaptığı Nihat Toklu’dan batı ilçelerinde daha fazla tanınıyormuş.

Papaz’a olan vatandaş ilgisinin bu denli fazla olacağını Hüsnü ağabey dahi beklemeyip.

Papaz Ali CHP Büyükşehir adayı Mustafa Akaydın’ı köy köy gezerek yaptığı seçim çalışmalarını izlemiş.

Kendisine hak vermemek elde değil..

Hangi gazeteci kiminle her hangi bir insani çalışmaya gidip, o adayın yaptığı çalışmaları bire bir izleyerek notlar tutmuşsa, o gazeteci o adayın saflarında yer aldığının dedikoduları anında yayılır ya..

Bunu asla kabul etmeyenlerdenim..

Ama bir şeyi küllüm kabullenemiyorum..

Papaz Ali kardeşimin anlattıklarına göre:

Efendim hoca efendi hiç sinirlenmiyor muş..

Sürekli yeni Büyükşehir yasasının getirdikleriyle ilgili bilgiler aktarıp, konuşmalarının her seferinde finalini de, ülkenin genel siyasetinden dem vurarak sözlerini sürdürüyor muş..

Ben demiyorum..

Hoca efendinin seçim çalışmaları için batı ilçelerimizin yanı sıra, belde ve köylerine giderek, vatandaşla bire bir görüşmeler yapan Mustafa Akaydın’ın icraatlarını, değerli meslektaşım namı değer Papaz Ali lakaplı Ali Orhan söylüyor..

Bundan ötesi yok ki Ali kardeşim?

Hoca’nın öyle kayda değer edebileceği laf ne bileyim icraatı bulunmuyor ki adamcağız daha ne söylesin?

Kaş’ın Meis adasına bakan otelinde sıcacık yatağından uyanıp, sabahın sessizliğinin insan ruhuna bir buğu gibi işlediği o eşsiz doğa güzelliklerinin insanlığa bir nimet gibi sunulduğu Kaş’ın sokağına attın mı kendini?

Kalıplaşmış kelimeleri duymaktan ziyade, vatandaşın yerel seçim görüşlerini sora bildin mi kendilerine..

Direkt ağızdan bir şeyler duyabilmek kadar güzel ne olabilir ki?

Ve soruyorum sana:

Hoca efendi hangi seçmene bir kez olsun, “ “Hizmetlerimizi değerli buluyorsanız bunu sandıkta gösterirsiniz” cümlesini kullanabildi mi?

Bu hitabı bırak Kaş’ın bilmem ne köyünde yaşayanlara..

5 yıldır Antalya’da Büyükşehir Belediye başkanlığını yaptığı Şarampoldeki bakkal Hasan agaya söylese alacağı cevap, “Hadi ordan hadi” olur muydu, olmaz mıydı papaz kardeşim?

İşte asıl mesele burada..

Yeni Büyükşehir yasasından dem vur..

“Mega projelerimle geliyorum” deyip iki yalan sıkıştır.

Ardından da, hükümetin yumuşak karnı olarak gördüğün ayakkabı kutularını finalde zirve yaptır.

Al sana hoca efendinin şapka çıkartılan(!) seçim çalışmalarının ana fikri..

Millet artık yemiyor..