Ankara'da Telekom mağlubiyetiyle 
başlamıştık lige. Bu hafta rakip Eurolig 
temsilcisi Fenerbahçe'ydi. Rixos Cup'ta
hezimete uğratıp galip gelmiştik.
Niye bu maçta olmasın diye, aldım yerimi.

Bir ara farkı 8'e çıkarıp öne geçtik.
O arada hızlı hücumda 4'e 1 giderken,
kaptırıp yediğimiz sayıdan sonra ipler
Fenerbahçe’ye geçti. Tam saha pres 
yapıp Büyükşehir'i bocalattılar.
Tecrübe ön plana çıktı.
Ve sahadan 81-77'lik skorla mağlup
ayrıldık. Belki skor mutluluk verici 
değildi ama mücadele tatmin ediciydi.

Gözüme  takılanlar;

1) Koç Apaydın her mola sonunda
''sakin'' diyordu. Oyuncularını kontrol
     etmeye çalışıyordu. Kendisi kenarda 
     ateşliydi. Ama 40 yıllık antrenör gibi
     oyuncuları motive edip, ayaklarının yere
     basmasını istiyordu. Bu durum ve ciddiyet
     beni ilerleyen haftalar için mutlu etti.

2) Hakemler 3. ve 4. periyot ortadan 
    düdük çaldılar! Ya ilk iki periyot?
    Büyükşehir aleyhine ne yapılması 
    gerekiyorsa yapıldı. Baş mimar kimdi?
     Tabiki her zaman ki gibi Fatih 
     Söylemezoğlu. Geçen sene 
     Antalya'da taraftara yumruk atan
     Söylemezoğlu, bu haftada seyirciyi 
     maç esnasında azarladı!
     Merak ediyorum bu davranışlarını yarısını,
     Antalya maçı dışında yapabiliyor mu?

3) Altyapı antrenörü var Büyükşehir'de,
    zannedersem hakemin yakın arkadaşı!
    Her verilen tepkide ne bağırıyorsunuz
    dercesine baktı seyirciye. Bu görüntüyü
    ayıpladım. Antalya'dan ekmek yiyorsan,
    değerini bileceksin.

4) Takım uyumu müthişti. Herkes birbiri için 
    savaşıyor takımda. Yardıma gelmeler hazırlık maçlarına
     göre daha iyiydi. Tek eksik 5 numarada.
      Israrla söylüyorum. ''Acil uzun lazım''
      Savunma ribaundlarında yokuz.
 
      Belki lige 2'de 0 ile başladık ama hiç önemli
      değil. BEN BU TAKIMA GÜVENİYORUM.
      Uzunda olan sıkıntı çözülürse rahat oynayıp
      kolay galip geliriz.