2004 yılında Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinde, “Yaşı genç, yapamaz, eline-yüzüne bulaştırır” dediler Menderes Türel için.

Ancak O çıkıp 5 sene boyunca mükemmel bir yönetim gösterdi. Antalya’nın çehresini değiştirdi, dev projelere imza attı. Buna rağmen Antalyalılar değişim istedi ve CHP’den Mustafa Akaydın’ı göreve getirdi.

Maalesef bu 5 sene işkence gibiydi. Zaman geçmek bilmedi. Antalya bu süre zarfında geriledi. Deyim yerindeyse kente bir çivi dahi çakılmadı.

Haliyle Antalyalılar yine ‘Türel’ dedi ve kentin anahtarını yine işin ehline teslim etti.

Tabi Türel kaldığı yerden ‘yola devam’ dedi ve şehrin çehresini değiştirmeye devam etti. Sokağa çıkıp sorduğunuzda ideolojik davranmayan herkes Türel’in hakkını teslim eder. Hizmet konusunda eleştiren pek yoktur.

İşte bu kimilerini huzursuz ediyor, uykularını kaçırıyor. Böyle olunca karalama kampanyaları devreye girdi. En son saldırı Konyaaltı Projesi üzerinden yapıldı, yapılıyor. Neymiş efendin ‘adrese teslim’ ihale yapılmış. Pes doğrusu. Şartname ortada. İsteyen herkes bu ihaleye girebilir. Antalya’da ihale şartlarına uyan yirmiye yakın firma var. Ancak sadece bir firma girdi. Doğal olarak ihaleye giren firma kazandı. Fotoğraf bu kadar net iken birilerinin çıkıp konuyu sulandırması ahlaki değildir, vicdani hiç değildir.

Başkan Türel’in Antalya sevgisini kimseyle tartışmam. Nasıl kent sevdalısı olduğunu bir çok kişiden iyi bilenlerdenim. Birlikte çalıştığımız yıllarda buna sayısız kez tanık oldum. Dolayısıyla Türel Antalya’nın geleceğini karartacak bir projenin içinde olmaz, olanlara da müsaade etmez. Bu nedenle bugün yapılan karalama kampanyaların tamamı ideolojiktir ve duvara toslamaya mahkumdur.