Seçim süreci başladığından itibaren, Ak Parti Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Menderes Türel ile ilgili ortaya atılan asılsız haberler ve çarpıtılmış olaylar karşısında vicdan sahibi insanlar “Biz bu filmi görmüştük” ve “bu kadar da olmazki” demekten kendilerini alamıyor.
Kısa bir sure önce “Türel’in matbaasında gizli kamera skandalı iddiası” da bunlardan biri oldu. Ancak yalan rüzgarı kısa sürdü. Gelin bu olay ve gelişmelerine bakalım. Kararı yine millet versin. Menderes Türel’in eşi Ebru Türel’in sahibi olduğu matbaada tuvalete gizli kamera koyulduğu, çalışanların izlendiği ve “eşim başbakan yardımcısı sizi işten attırırım” diyerek tehdit ettiği iddiasının gerçekleri mahkeme kararları ile ortaya çıktı. Peki www.bizimantalya.com’un tekzip yayınlamasına sebep olan olayın detayları neler?
Ebru Türel şehir dışı seyahatindedir. Döndükten sonra firmanın 8 yıllık çalışanı Hüsne Gürel özel bir şey konuşmak istediğini söyleyerek, Ebru Türel’e tuvalette kamera kaydı yapan bir fotoğraf makinesi bulduğunu , Nurettin Yerlikaya’nın onun görüntüsünü almak için bu kamerayı koyduğunu belirtir. Türel olay ile ilgili bilgi almak için usta başı Yaşar Öztürk’ü çağırır. Öztürk, olaydan 3 gün sonra haberinin olduğunu söyleyerek, Nurettin Yerlikaya’nın samimi iş arakadaşı Faik Ateş’e şaka yapmak için tuvalete kamera koyduğunu, Hüsne Güler’den de defalarca özür dilediğini söyler.
Ebru Türel, Hüsne Güler’den kamera kayıtlarını defalarca istemesine rağmen, Güler ‘benim tek kozum bu kamera’ diyerek kamerayı vermemiş, kayıt ne olduğu sorulduğunda sadece Nurettin Yerlikaya’nın kamerayı koyarkan ve kendisinin kamerayı arayıp bulurken ki görüntülerinin olduğunu söylemiş. Bunun üzerine Ebru Türel, Nurettin Yerlikaya’yı Hüsne Güler’e güvenerek işten çıkarır. Daha sonrasında çalışanları toplayarak bir daha böyle olaylar ile karşılaşmak istemediğini söyler. Bayan Türel, Hüsne Güler’e kamera kayıtlarını polise vermesini ve şikayetçi olmasını istiyor fakat Hüsne Güler işe gelmiyor ve kayıtları getirmiyor. Bunun üzerine Ebru Türel, Güler’i arayarak neden işe gelmediğini ve kayıtları neden getirmediğini soruyor. Güler, bir kez daha kamera kayıtlarının tek kozu olduğunu ve bu kayıtları verir ise kendisini işten çıkarılacağı endişesini taşıdığını söylüyor. Türel ise gelip işine devam etmesini söylüyor. Nurettin Yerlikaya’yı işten çıkardığını, gerekirse kendisininde davacı olacağını söyleyen Türel, Güler’i çalışmaya ikna ediyor ve Hüsne Güler’in de olduğu bir zamanda çalışan herkese Hüsne hanıma hiç bir kelime söylenmemesini, olaydan bahsedilmemesini ve kendisine saygısızlık yapılmamasını söyleyerek onu himayesi altına alıyor. Hüsne Güler çalışırken eşi matbaayı arıyor ve eşinin tazminatı verildikten sonra istenilirse çalışmaya devam edebileceğini söylüyor. Eğer tazminatı vermezler ise önlerin seçim olduğunu söyleyerek, bu olayı herkese duyururum diyerek tehdit ediyor. Bu olanların üstüne Türel bütün bu olayların aydınlatılması için polis çağırır ve dava süreci başlar. Güler bu olaylardan sonra en son polise ifade vermeye gider ve bir daha iş yerine dönmez. Kendisine bir çok kolaylık sunulmasına rağmen her şeyi reddeder ve evine gönderilen ihtarnameyi de umursamaz. İhtarnameye de cevap vermeyen Güler’in kanunen iş akdine son verilir.
Bütün bu yaşananlardan 5 ay sonra Hüsne Güler ve Nurettin Yerlikaya arasındaki dava sonuçlanır . Kamera’da hiç bir kayıt yoktur ve bu basit olay hukuki yolla açıklığa kavuşur ve Nurettin Yerlikaya ceza alır. Esasında Ebru Türel ile hiçbir ilişkisi olmayan bu olayı, Ebru Türel ile ilişkilendirmek için Hüsne Güler mahkemenin sonuçlanmasından bir gün sonra karakola gider ve Ebru Türel’in kendine hakaret ve tehdit ettiğini belirtir ve hemen ardından Bizimantalya gazetesinde bu olay ‘Türel’in Matbaasında Gizli Kamera Skandalı’, ‘Ebru Türel, Hüsne Güler’e nasıl bağırdı’, ‘Ebru Türel, Hüsne Güler’i neden işten attı?’’Ebru Türel, Hüsne Güler’i nasıl tehdit etti’ gibi çarpıtıcı manşetler ile haber yapar.
Olayın ardından yaklaşık 5 ay sonra Ebru Türel hakkında bu şekilde haksız ve dayanıksız, hakaret içeren iddalar ortaya atılmasının sebebi Menderes Türel’in siyasetçi ve muhtemel Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı olması sebebiyle, başlatılan iftira kampanyasına malzeme çıkartmaktır. Bu konuda bir senaryo yazılmış ve Hüsne Güler bunu oynamıştır. Ne yazık ki Hüsne Güler Ebru Türel’den elde edemediği haksız kazancı bu şekilde elde etmeye çalışmıştır.
Sonuç olarak, haberi yapan gazetede ve www.bizimantalya.com’da Türel ailesinden alışık olduğu tekpip metinlerinden birini daha yayınlamak zorunda kalır. Ayrıca Ebru hanım, Bizimantalya gazetesi ve Hüsne Güler hakkında suç duyurusu ve maddi ve manevi tazminat davası açar. Bir yalan rüzgarının arka planı da böylece son bulur.
Tüm bu yazdıklarım sonuçlanmış ve yargı tarafından kararı verilmiş bir meselenin detaylarıdır. Daha önce de söylediğim gibi bir meselenin doğrusunu bulmak için, tüm yönlerine bakmak gereklidir.
Trend Haberler

Antalya’dan birlik ve kardeşlik mesajları verildi: ‘Terörsüz Türkiye siyasi değildir’

Antalya'da yarın hava nasıl olacak? 18 Eylül Perşembe

Rozetleri Çavuşoğlu ve Çetin taktı: Demre’de iki isim AK Parti’ye geçti

Antalya Körfezinde fırtına alarmı! Bodrum’dan Anamur’a etkili olacak

Sedat Peker’den Kepezspor Futbol A.Ş.’ye destek

Andızlı’daki ‘yol’ projesi iptal edildi