7143 sayılı Vergi ve Diğer Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun 11.05.2018 tarihinde mecliste kabul edilerek 18.05.2018 tarihinde resmi gazetede yayımlandı. Kanun kapsamında bir çok konu var. Ancak;
KANUNUN GÖZDESİ MATRAH VE VERGİ ARTIŞI
Vergisel yükümlülükler anlamında Kanunun en önemli konusu MATRAH ve VERGİ artışıdır demek yanlış olmaz kanısındayım.
Matrah ve Vergi artışı geçmişe yönelik henüz ortaya çıkmamış, ancak bir denetim, inceleme sonucu ortaya çıkabilecek vergi, ceza, vergi ziyaı, gecikme faizi gibi bedeli belli olmayan bir maliyetin şimdiden ortadan kaldırılmasıdır. Mükellefler kar etse de zarar etse de matrah ve vergi artışı yapabiliyor. Zorunlu değil, dileyen yapar, dileyen yapmaz. Hatta mükellef olmayanlar bile matrah artışı yapabiliyor.
NASIL?
Gerçek kişilerin kazancı Gelir Vergisi Kanununa göre; Ticari Kazanç, Zirai Kazanç, Ücret , Serbest Meslek Kazancı, Gayrimenkul Sermaye İradı, Menkul Sermaye İradı ve Diğer Kazanç ve İratları olmak üzere 7 unsurdan oluşmakta.
Bu kazanç unsurlarından gelir elde edenler, mükellefiyet tesis ettirerek ya da kaynaktan kesinti yoluyla vergilerini ödüyorlar. Ancak kazanç elde etmesine rağmen, elde etmiş olduğu kazancın vergi mükellefiyeti gerektirdiğinden ve vergi ödenmesi gerektiğinden haberdar olmayanlar, bilgi sahibi olmayanların olduğu bilinen bir durum.
KİM BUNLAR
Gelir Vergisi Kanununa göre kazanç türlerinden yaygın olarak bir örnek vermek doğru sonucu vermeyebilir. Ancak genellikle Gayrimenkul Sermaye İradı, Menkul Sermaye İradı ve Diğer Kazanç ve İratları unutulduğu söylenebilir.
KARŞILAŞILAN ÖRNEKLER
Üç yıl önce tek parça almış olduğu araziyi parselleyerek ardı ardına satan bir gerçek kişiyi, idare geçmişe yönelik Ticari Kazanç elde edildiği gerekçesiyle vergi mükellefi yapabiliyor. Hiç hesapta olmayan bir durum neticesinde vergi, vergi ziyaı ve gecikme faizi ile karşı karşıya kalınabiliyor.
Dört yıl önce alınmış olan bir gayrimenkulü satan gerçek kişi, alım bedeli ile satım bedeli arasındaki farkın satış yılındaki istisna tutarını aşan kısmı için beyan vermemesi.
MÜKELLEF DEĞİLİZ NASIL İŞLEM YAPACAĞIZ?
Kanunun 5/1-b maddesi gereği; hiç beyan vermeyenler (ilgili yıllarda faaliyette bulunulmuş veya gelir elde etmiş olup da bu faaliyetlerini ve gelirlerini vergi dışında bırakanlar dahil ) matrah artışı yapabiliyor.
Matrah artışı yapacak gerçek kişi, kanuni ikametgah adresine göre bağlı bulunduğu VERGİ DAİRESİNE başvuru yapacak. Mükellefiyet tesis ettirecek. İstediği yıllar için hem Gelir Vergisi hem de KDV yönünden matrah arttırıbilecek.
MATRAHI NEYE GÖRE ARTTIRACAĞIZ?
Geçmiş dönem için hiçbir gelir bildirilmediyse, kanun ile belirlenmiş asgari tutarlar üzerinden matrah artışı yapılacak. Asgari matrahlar;
2013 12.279 TL.
2014 12.783 TL.
2015 13.558 TL.
2016 14.424 TL
2017 16.350 TL
KDV’nin matrahı da yıllar itibariye aynı olacak. Hiç beyan verilmediği için KDV oranı %18 olacak.
(69.934 *0,20) 13.987.- TL GELİR VERGİSİ, (69.934 *0,18) 12.490.- TL KDV ödenince geçmiş 5 yıl için hiçbir inceleme yok. Stopaj yönünden işlemi olanlar var ise stopaj artışı da yapılmalı.
ÖNERİM
Gerçek kişilerde Gelir Vergisi Kanununda sayılan gelir unsurlarından birinin veya bir kaçının beyan edilmesi geçmişte unutuldu, beyan edilmediyse, eksik beyan edildiyse, hiç beyan edilmediyse matrah artışı yapılarak risk ortadan kaldırılabilir. Bu sayede geçmişe yönelik inceleme olmayacak. Dolayısıyla vergi, ceza gecikme faizi olmayacak.
Matrah ve vergi artışının dayanılmaz cazibesine kapılmamak mümkün mü?
Bence değil…