Gecenin bir yarısı..
Üstelik uykunun en tatlısını geviş getirerek çiğnendiği bir ortamda.
Yan odadan gelen bir inilti sesiyle yatağımdan fırlamışım.
Elin Sude yatağının ortasına oturmuş, kah kollarını, kah boynunu hem kaşıyor, hem de acının verdiği his den midir yoksa, “Bu evde en taze etli kişi ben olmak zorunda mıyım da, beni bulur bu Allahın sivrileri” diye mi isyan eder?
İlk başta anlayamadık.
Ama yemişler çocuğu resmen, Hoca’nın bir türlü zapdetmeyi başaramadığı sivrileri.
Antalya sivrisinek kaynıyor.,
Eskiden sokak aralarında özellikle akşam karanlığı çöktüğünde, göstermelik de olsa duman püskürten pancar motorlu araçlar gezerdi.
Şimdi rastlayabilene helal olsun.
En azından, “Sivrilerle savaş devam ediyor” diye kendi kendimizi teselli eder, çocuklarımızı psikolojik olarak etkilerdik.
“Beni sivri yedi” diyenlere de, “Sus be. Senin Hoca ile ne alıp veremediğin var” diye sesini keserdik.
Şimdi öyle mi?
Sanırım akaryakıt tasarrufu uyguluyorlar!
Sivrisinek saz çalıyor.. Tahta biti göbek atıyor.
Bunlara müsaade etmemesi gerekenler de, klimalı odalarının dönerli koltuklarında geriniyorlar.
Birileri Büyükşehir Belediyesine, Sivrisinek ve yakarca katliamına son verilsin dilekçesi mi verdi ne?
Resmen sivrisinek ve yakarca istilasına uğradık, kimsenin gördüğü yok.
Geçen yaz bir gece gafil avlandım, pencere açık yattım.. Yaz sonunda bacaklarımda kaşıya kaşıya kanatıp yara yaptığım tam otuz dört ısırık izi vardı.
Sudecik hem kaşıyor, hem de göz yaşı akıtıyordu ki, o ağlaması bizde de yürek acısına yol açıyordu.
Kolanya ile biraz serinletip, acısını hafifletmeye çalıştık.
Tabi ki o sivrileri yok etmekle görevli olupta, görevini ihmal edenlere yüksek sesle selamlarımızı yollayarak.
Antalya resmen haşere akınına uğramış, bir tane Sivil Toplum Kuruluşu’ndan (STK) çıt bile çıkmıyor.
Bu memlekette Sıtma ile Mücadele Derneği de mi yok?
Sabah geldim ofise.
Canı yanan kızımın acıttığı yüreğimin sızıntısıyla açtım telefonu. Hünkürdüm, hünküre bildiğim kadar. Beni sessizce dinledi karşıdaki.
Ne cevap verdi dersiniz?
Meğer Sivrisinekler ve Yakarcalar
Doğal hayatın bir parçasıymışlar.. Ekolojik denge bozulurmuş!..
Hay sizin dengenize!.
Sivrisinek istilasına uğrayıp, yakarcalar vücudunuzu didik didik eder inşallah.
Bedduadan başka elden bir şey gelmiyor ki..
Tıpkı, “Yaparsa o yapar” yalanlarıyla, sivrisinekleri memlekette cirit attırdıkları gibi.