Türkiye’nin Jakarta Büyükelçisi Murat Adalı, Fetullah Gülen’in okullarını yerinde görüp, gördüklerini dönüşte gazetelerine haber, köşe yazılarına ise konu yapmaları için Endonazya’ya götürülen Antalyalı gazetecilere, Menderes Türel’i övmüş, Mustafa Akaydın’ı ise yerden yere vurmuştu ya.,
Biz başkalarının yalancısıyız!..
Dün Ekspres Gazetesi’nden alınan bilgilere göre, Türel’i övüp, Akaydın’ı yeren Büyükelçi Adalı, hükümet tarafından görevinden alınmış.
Bu durum benim ülkemde şaşırılacak bir durum değil midir?
Nasıl yani?
“Menderes Türel Antalya’da çok önemli işlere imzasını atmıştır” cümlelerini kullanıp, mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ı proje üretmemekle suçlayıp, laf kalabalığı yaptığı gerekçesiyle sert üslupla eleştiren Jakarta Büyükelçisi Murat Adalı.
Böyle bir Büyükelçi için hükümetin ne yapması bekleniyordu?
İlk başlarda Adalı için, “AKP’nin yalakası ne olacak” diyen oldu mu, olmadı mı?
Ama aynı Adalı diyalog geçtikten 2 hafta sonra Jakarta’daki büyükelçilik görevinden alınıyor.
Yok yok.,
Türkiye’de bir şeyler değişmeye mi başladı ne?
Yoksa başımıza taş mı yağacak!..
** ** ** **
Düne kadar her ne kadar, “Dünya kenti” diye adlandırılıyor olsa da, bu isimlendirmeyi Büyükşehir Belediye Başkanı değiştirdi ve, “Modern Kent Antalya” koydu..
Bir stadyumu bile olmayan, olmadığı için de Süper Lig maçlarını otel sahasında oynamaya mahkum edilen Modern Kent’in stat sorunu için, “Arama Konferansı” yapıldı.
AK Parti Antalya Milletvekillerinin öncülüğünde, CHP Milletvekilleri, Tüm Belediye Başkanları ve Sivil Toplum Örgütleri katıldı.
Antalya’nın Stadyum sorunu sanırım Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) umurunda bile değil.
Kısa süre önce yapılan genel seçimlerde Antalya’dan seçilip meclise giren Milletvekillerinden her hangi birisinin böylesine önemli bir buluşmaya gelmesi gerekirdi.
Ama gelmedi.
Tenezzül mü edilmedi?.
Yoksa, “Antalya’nın her sorununun üstesinden gelindi de, bir tek Stadyum mu kaldı” zihniyetinden mi?
Meclis tatilde. MHP’li vekillerimiz de tatil haklarını kimseye gasp ettirmemeye kararlılar ki, bu memleketin sorunu, kendi sorunları değil.
İl Başkanı da mı tatildeydi ki?
Neyse özele girmeyelim.
O zaman herkesin gözleriyle gördüğü, kulaklarıyla duyduğu, en önemlisi bizzat şahit olunan konuşmaya girelim.
Amaç, “Antalya’da olmayan stadı var edebilmek ve o stadı acaba nereye yapabiliriz” sorusunun cevabını bulabilmek.
Herkes kendi fikrini söyleyecek, bir noktada birleşilecek!..
Bana sorana, “Yapın bir stat da, nereye yaparsanız yapın” cevabı veririm.
O toplantıya katılan Büyükşehir Belediye Başkanımız Mustafa Akaydın kürsüye çağrıldığında bakın ne demiş
“Stadyumlar şehir merkezinde olmalı söylemine tam manasıyla katılmıyorum. Antalya’nın en önemli sorunlarından birisi stadyumdur ancak, stadyumlar 15 günde bir maç oynansın diye yapılmamalı.”
Nasıl yani?
100. Yıl’a yapılması düşünülen stat projesinde ticari alan olduğu gerekçesiyle, bu kentte, “100 yıllık yanlıştan dönülmüştür” naraları attıran Akaydın, cumartesi günkü konuşmasında, “Stadyumlar 15 günde bir maç oynansın diye yapılmamalı” diyor.
Akaydın oruç tutuyor mu ki?
Belki de açlık başına vurmuştur.
Yoksa durduk yerde 2 yıl önce ayrı, 2 yıl sonra ayrı telde cambazlık yapmak her babayiğidin harcı değil.
Bu siyaset dedikleri nasıl bir şeymiş!..
Not: Aha buraya yazıyorum. Birilerinin amacı Antalya’ya yapılacak olan stadyuma katkı koymak değil. Tam aksine, engellemek. Çünkü onların siyasetçi anlayışı bu da ondan. İnşallah ben haksız çıkarım.