“Devletin bir kudret eli, bir de şefkat eli olmalı. Bunlardan biri eksik olursa terör sorunu çözülemez..”

Bu ifadenin sahibi Şırnak’ta katıldığımız bir yemekte bize eşlik eden bir Kürt siyasetçi. 2003-2013 yılları arasında AK Parti Şırnak İl Başkanlığı yapan ve 2015 seçimlerinde milletvekili adayı olan Seyhan Akı. Akı’nın terör sorunlarıyla ilgili tespitleri, bölge halkının meseleye bakışının da bir özeti aslında. Şırnak için, “Son birkaç yıldır sahipsiz bırakıldı” diyen AK Parti’li Akı, geçen yıl yaşanan ve kenti harabeye çeviren olayları buna bağlıyor. Bugün yapılanlar için ise “Devletimiz nihayet Şırnak’a kol kanat gerdi. Yapılması gereken de buydu. Artık terör buralarda barınamaz..” yorumunda bulunuyor…

Önceki gün Büyükşehir Belediyesi tarafından götürüldük Şırnak’a. Malum Antalya Büyükşehir Belediyesi, ‘Gönül Köprüsü Projesi’ kapsamında Şırnak’la kardeş kent oldu. Ve bu kapsamda Şırnak’a ‘dost eli’ni uzattı. Bu yılın başından beri de Şırnak’ta ciddi yatırımlara imza atıldı. Ciddi bir içme suyu sıkıntısı çekilen, 3-4 günde bir ancak su verilebilen kentin bu önemli sorunu çözüldü mesela. 11 milyon liralık içme suyu projesi hayata geçirildi.

Üstelik cansiperane şartlarda yapıldı.

Bölgeye Kayyum olarak atanan Şırnak Vali Yardımcısı Turan Bedirhanoğlu’nun minnettarlığını belirten şu ifadeleri durumu özetliyor; “Bizim bile girmeye korktuğumuz yerlere ASAT girdi ve su sorunumuzu çözdü..” Otobüs, kamyon, itfaiye aracı gönderildi. Daha güzeli, yıllardır silahların, çatışmanın göbeğinde kalan Şırnaklılar tiyatroyla tanıştı. Antalya Büyükşehir Belediye Tiyatrosu’nun bu savaş kentinde gösterim yapması sağlandı…

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin Şırnak’a şu ana kadar yaptığı yatırımlar 15 milyon lira civarında. Ancak mesele bu yatırımların ne kadar olduğu veya olacağı değil tabi. Asıl verilmek istenen mesaj; bu ülkenin doğusuyla batısıyla, Kürdü, Türkü, Lazı, Çerkezi’yle bir bütün olduğu, kardeş olduğu mesajı...

Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ilçe belediye başkanları, sivil toplum örgütleri temsilcileri, işadamları ve gazetecilerden oluşan 180 kişilik heyete Şırnak gezisinde işte sürekli bu noktayı vurguladı. “Bizim burada bulunmamız önemli bir işaret fişeğidir. Bu milletin birliği beraberliğini pekiştirmek içindir. Bu meseleleri siyasallaştıranlar yanlış yoldan gidiyorlar. Bu milletin bir tek siyaseti vardır, milletin birliği ve beraberliğidir” dedi.

Dolayısıyla meseleye bu zaviyeden bakmak gerek. Yaşamayan bilmez. O bölgelerde yaşayan insanların iç dünyasını, psikolojisini bilmeden uzaktan uzağa ahkam kesmek işin en kolay yanı. Toplum mühendisliğine soyunan sözüm ona aydınların senelerdir yaptığı da bu…

Biz zaten o bölgenin insanı olduğumuz için biliyor ve senelerdir bunu yazılarımızda dile getiriyorduk. Bu ülke insanının Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Karapapak vs gibi bir etnik sorunu olmadığını hep söylüyorduk. Etle tırnak gibiyiz diyorduk sürekli..  Bunu idrak edemeyen arkadaşlarımız ise Şırnak gezisinde anladılar. Oradaki insanların sıcaklığını, sevgisini, misafirperverliğini, içtenliğini birebir yaşadılar. Birçoğu önyargılarından utandı. Orada yaşayanların da ‘insan’ oldukları gerçeğiyle yüzyüze gelmek kimbilir belki birçoğunu utandırdı içten içe. Oradaki çocukların da kendi çocuklarından farklı olmadığını fark ettiler. Farklılıklarımızın bir ayrılık unsuru olmadığını aslında bir zenginlik olduğunu teyit ettik hep birlikte.

İnanılmaz bir keyif aldım bu geziden. Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin böylesine anlamlı bir projeye öncülük etmesinden, lokomotif görevi üstlenmesinden dolayı inanılmaz bir gurur duydum. Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel’i ve birçok kişinin gitmeye korktuğu o bölgede cansiperane bir şekilde hizmet veren tüm ekipleri yürekten kutluyorum. Osmanlı döneminde Sivas Valiliği yapmış Halil Rıfat Paşa’nın dediği gibi, Gidemediğin yer senin değildir.  Antalya Büyükşehir Belediyesi, buraların ‘gidilebilir’ olduğunu, bu ülkenin bir parçası olduğunu, orada ortaya koyduğu hizmetlerle net bir şekilde göstermiştir.