Yani çok üzülüyorum aslında, Kılıçdaroğlu için.. Bendeniz, ülkesini seven bir vatanperver olarak; Anamuhalefet partisinin de, liderinin de saygın ve güçlü olmasını isterim. Zira, muhalefet ne kadar samimi ve güçlü olursa, iktidar o kadar az hata yapar. Daha kaliteli hizmetler yapar, daha demokratik ve şeffaf politikalar üretir. Haliyle, daha müreffeh bir toplum ve daha yaşanabilir bir ülke olmaya doğru hızlı adımlar atarız.
Ama gelin görün ki (aslında görüyorsunuz!) Anamuhalefet partisi ve onun lideri, tam tersi istikamette yol alıyorlar. AK Parti hükümetlerinin yükselttiği çıtayı daha yukarılara çıkarmayı hedeflemek yerine, rüzgara yüzünü dönüp gerisin geri koşmaya çalışıyorlar. Hükümet, kendi tankından, kendi uçağından, kendi uydusundan ve nükleer enerjiden bahsedip süper güç olma hesapları yaparken; Kılıçdaroğlu koalisyon hesapları, HDP’yi barajdan nasıl geçiririz hesapları yapıyor. Ama emekliye 2 ikramiyeyi nasıl vereceğinin, asgari ücreti 1.500 liraya nasıl çıkaracağının ve mazotu 1.5 liradan nasıl vereceğinin hesabını bir türlü yapamıyor.
Yapamaz; çünkü hesap bilmiyor! Yok, bakmayın siz öyle, “Ben hesap uzmanıyım.. Türkiye’nin en iyi 10 hesapçısından biriyim.. Benim adım Kemal!” dediğine. Vallahi bilmiyor! Ve hatta, ülkenin ve dahi hükümetin hesaplarından bile bihaber yaşıyor. Örnek mi istiyorsunuz? Mesela bir grup toplantısında (Sanırım 2013 Kurban Bayramı sonrası ilk grup toplantısı) kadınların istihdam edilmesine tepki gösterip; "Sürekli kadın istihdamı yaparak olmaz bu işler. Biz iktidara geldiğimizde işe başlayan, istihdam edilen kadınların SGK’sının bir kısmını karşılayacağız. Bunu yapamıyorsunuz!” mealinde bir konuşma yapmıştı. Kargalar gülmesin diye Tv’nin sesini kısmak istedim ama nafile, duydular bir kere!
İşte, ilk o zaman ağzımdan dökülüverdi yazının başlığı: Zavallı Kılıçdaroğlu! Zira AK Parti hükümeti taa 2007 yılından beri işe başlatılan her kadının (Yaş sınırı olmaksızın) SGK’sının yarısını zaten karşılıyordu. Hatta, 29 yaşına kadar olan erkeklerin de SGK’sının yarısını karşılıyordu. Bu bilgiyi kendisi bilmez, ekonomi kurmayları bilmez anladık da, yahu partinizin muhasebecisine sorsaydınız bari o size söylerdi! Ama işte atalarımız boşuna, “Klavuzu karga olanın..” diye başlayan o meşhur deyimi söylememişler. Zira Antalya mitinginde de gaf üstüne gaf yaptı. Gaf diyoruz çünkü diğer türlüsü iftira atmak demektir ki, bunu da anamuhalefet liderine yakıştırmayız.
Antalya mitinginde turizm dedi Kılıçdaroğlu, demez olaydı! Neymiş efendim, turistik oteller kışın hep boş kalıyormuş. Kendileri hasbelkader iktidar olurlarsa, oteller 12 ay boş kalmayacakmış. Mış da, bu nasıl olacakmış, hangi plan ve projeyle olacakmış, bir gram bilgi kırıntısı yok. Olsun, benim adım Kemal!
Kışın oteller kapalı, turist yok dediği otellerin kongre turizminden, spor kamplarından, eğitim seminerlerinden ve daha nice etkinliklerinden haberdar değil misiniz sayın Kılıçdaroğlu? Hani Antalya’yı çok iyi tanıyordunuz, turizmini tarımını filan iyi biliyordunuz? Mitingde öyle söylediniz. Sadece Belek’te ve sadece Almanya’dan yüzlerce spor kulübü turnuva ve kamp yaptılar Ocak-Şubat aylarında. Buna, Budesliga ekipleri de dahil. İngiliz Chelsea Kulübü, yine Belek’te futbol okulu açtı. Milli takımımız ve Türkiye’deki spor kulüplerinin kampları hakeza. Beldibi, Side ve Alanya gibi daha bir çok tatil merkezleri; kamplarla, kongre ve seminerler ile canlı bir kış sezonu yaşıyor. Kasım ayına kadar tatil yapıp, Nisan ayında tatile başlayan turistleri saymıyorum bile.
Tamam, siz her şeyi bilmek zorunda değilsiniz kabul, ama danışmanlarınız ne iş yapar? Ağzınızdan çıkan her kelime sizi ve haliyle partinizi bağlamıyor mu? Yanıldığınız ve haksızlık ettiğiniz zaman hiç özür dilediniz mi? Bu halk nasılsa her şeyi çabuk unutur diyenlerden misiniz yoksa?
İşte tam da burada size bir soru sorayım; en çok da CHP’lilerin merak ettiği bir sorunun cevabını bekliyorum: “Tayyip Erdoğan tam 247 milyar götürdü, hırsızdan Başbakan olmaz!”
Hatırladınız mı? Evet, 17-25 Aralık döneminde bu sözleri televizyonlardan izledim bende herkes gibi. Beklediğimiz cevap çok basit aslında, “Tayyip Erdoğan bu 247 milyarı nerden çaldı!?” yani gördüğünüz gibi sizi suçlamıyorum, iftira attınız demiyorum. Sizin doğru söylediğinize inanan CHP’liler gibi ben de sadece merak ediyorum, açıklama bekliyorum. 247 milyar çok büyük para. Bu kadar para nerede bulunur ve nasıl çalınır?
Devletin 3 tane bankası var. Araştırdığım kadarıyla hiçbirinin anaparası 247 milyar değil. Hadi olsun diyelim, bu bankanın içini boşalttı götürdü. Peki bu banka nasıl halen ayakta ve kar ediyor!? 1.5 yıl geçti ve devletin bankaları da kurumları da hep kar ediyor. Söyler misiniz Allah aşkına, bu 247 milyarı nerden çaldı Tayyip Erdoğan ve nereye götürdü!? Hadi açıklayın!.
Sahi, kılavuzunuz kim sizin!?
Zavallı Kılıçdaroğlu!
