Geçtiğimiz hafta organik topraksız tarımdan bahsetmiştik. Birçok üretici veya tüketici, organik tarım denilince genellikle tarım ürünlerinde kullanılan besinleri düşünmektedir. Fakat organik tarımın bana göre en önemli yararı insanlara zarar verebilecek pestisitleri içermemesidir.

Yetiştiriciler sağlıklı bir kök bölgesi oluşturduktan ve bitkileri uygun bir organik besin karışımıyla besledikten sonra, organik üretimdeki bir sonraki adım, haşere ve hastalık kontrolü olma eğilimindedir. Sentetik veya kimyasal pestisitler ve mantar öldürücüler organik olarak kabul edilmez, bu da birçok hidroponik yetiştiricinin bağımlı olduğu oldukça etkili kontrollerin bazılarını ortadan kaldırır.

Organik üretim ile haşere ve hastalık problemlerinin önlenmesi daha da önemli hale gelmektedir. Sinekliklerin kullanılması, çift kapılı girişler, yetiştirme alanına giren fidelerin yakından incelenmesi, yapışkan tuzaklar ve bitki sağlığının dikkatli bir şekilde izlenmesi, istilaları erkenden önlemek veya yakalamak için çok önemlidir.

Organik olarak izin verilen haşere kontrol ürünleri arasında, birçok iç mekan bahçıvanı, Hint Neem ağacından elde edilen neem yağı ve özlerine zaten aşinadır. Birçok neem sprey ürünü organik olarak kabul edilir ve çok çeşitli böcek zararlılarını kontrol etmeye yardımcı olur.

Faydalı ve yırtıcı böcekler, entegre bir haşere yönetimi programının parçası olarak organik yetiştiriciler tarafından da yaygın olarak kullanılmaktadır ve piyasada tırtıllar için bir dizi mikrobiyal sprey ürünü bulunmaktadır.

Hastalık kontrolü biraz daha karmaşık olabilir. Neyse ki biyolojik kontroller ve mikrobiyal türlere dayalı diğer sentetik olmayan mantar öldürücüler mevcuttur. Yerel tarım mağazaları, tüm bu seçenekler hakkında daha fazla bilgiye sahip olmanıza yardımcı olacaktır.

Başarılı bir organik hidroponik sistem çalıştırmak, bazı deneme yanılmaları içerir. Bir yetiştirici için işe yarayan, bir başkası için işe yaramayabilir. Organik bitki beslemenin biyolojik yönü ile ilgili anladığımızdan çok daha fazlası vardır, bunların çoğu mikrobiyal denge, kök bölgesindeki popülasyonlar ve besin çözeltisi ile ilgilidir. Genel olarak, organik üretimde başarılı olmak heyecan verici bir başarıdır.

Umarım gün geçtikçe organik ürün üreticilerinin sayıları artar ve organik gıda hepimiz için ulaşılabilir olur. Haftaya görüşmek üzere…