Her hafta, güne güzel bir haber ile başlamazsak içimiz rahat etmiyor. Geçtiğimiz hafta, asbest içeriği iddiaları sonrasında asbestin zararlarından bahsettiğimiz Nae Sao Paulo gemisinde ciddi miktarda kurşun bulunduğu iddialarıyla haftaya başladık. Bu durumda sıra kurşunun zararlarından bahsetmeye geldi demek ki.

20. yüzyılın büyük bölümünde kurşun, gelişmiş ülkelerde yaşamının ortak bir parçasıydı. Boyalarda, sıhhi tesisat armatürlerinde, su borularında ve birçok tüketim malında kullanıldı. Otomobillerde, motor performansını artırmak için kurşunlu benz kullanıldı. Bu arada tıp camiası, özellikle çocuklarda kurşunun vücut üzerindeki toksik etkilerini giderek daha fazla fark etti. 1970'lerden bu yana, kapsamlı düzenlemeler sayesinde evlerimizde, ürünlerimizde ve çevremizde kurşun maruziyetini önemli ölçüde azaldı.

Peki günümüzde kurşun maruziyeti nasıl gerçekleşir?

Tüketicileri etkileyebilecek kurşun kullanımları tüm dünyada yasaklanmasına rağmen kurşun bazlı boya, kurşun maruziyetinin en önemli kaynağı olmaya devam etmektedir. 80'lerden önce inşa edilen evlerde, kapılar, pencereler ve merdivenler gibi sık dokunulan yüzeylerden kaynaklanan tozla birlikte, soyulma, çatlama veya başka şekilde bozulan kurşun içerikli boya tehlikeli olabilir. Bu maruziyet genellikle kurşunla kirlenmiş tozlu bir ortamdan kaynaklanır. Küçük çocukların, çevreleriyle etkileşimlerindeki farklılıklar nedeniyle yüksek kan kurşun düzeylerine sahip olma olasılığı daha yüksektir. Beslenme de bir rol oynar: Çocuklarda demir eksikliği varsa, demir eksikliği olmayan çocuklara göre daha fazla kurşun vücut tarafından alınacaktır. Diğer potansiyel kurşun maruziyet kaynakları ise, kurşun içeren tesisat ve armatürlerin korozyonu yoluyla; imalat, inşaat, madencilik ve denizcilik sektörü işyerlerinden; kurşun oyuncaklar, mücevherler ve özellikle antika eşyalar yoluyladır.

Sağlığa etkileri nelerdir?

Vücutta güvenli bir kurşun seviyesi yoktur. 6 yaşın altındaki çocuklar, vücutları hızla büyüyüp geliştiği için en savunmasız olanlardır. Belirtiler hemen ortaya çıkmayabilir, ancak düşük miktarlarda kurşuna maruz kalmak bile beyne ve sinir sistemine zarar verebilir. Öğrenme, işitme, dikkat ve davranış üzerinde uzun vadeli etkiler meydana gelebilir. Maruz kalan hamile kadınlarda kurşun kemiklerden salınabilir ve bebeğe geçebilir. Bu durum, fetüsün sinir sistemini ve büyümesini etkileyebilir. Ayrıca erken doğum veya düşük yapma riski de vardır. Kurşuna maruziyet son yıllarda önemli ölçüde azalmış olsa da önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Çocuğunuz için rutin testler ve kurşun tehlikelerini en aza indirmenin ve uzun vadeli sağlık etkilerini önlemenin yolları hakkında çocuk doktorunuzla konuşmalısınız.

Önümüzdeki hafta, güzel haberler verme umuduyla…