Kışı geride bıraktık sayılır. Doğu bölgelerimizde bazı şehirlerde toprak üstünde yer yer kar olsa da hâlâ birçok kent baharı tüm görkemiyle kucaklıyor. İnsanlar dışarıya akın ediyor, çocuklar sessiz parkları dolduruyor. Sokaklar sessizlik gömleğini üstünden atar gibi mutlu ve umutlu gözlerle bakıyor etrafa.
Bahar benim için yeniden doğmayı işaret eder. Soğuklar bitmiş. Cemreler havaya ve suya düşmüş. Toprak altında ne varsa toprağı yarıp biz insanlara selam vermek için can atıyor. Onca bekleyişten sonra nihayet gün gelmiştir yeşermek için. Gün yeniden silkelenmenin, yeniden kendine gelmenin ve yeniden her şeye büyük bir heyecan ve enerjiyle başlamanın vakti.
Doğa yavaş yavaş canlanacak. Önce sarı çiçekler geçit yapacak, daha sonra rengârenk çiçekler töreni icra edecek. Ayılar kış uykusundan uyanacak. Badem çiçekleri pembe ve beyaz tonlarında gözlere sunum yapacak. Karıncalar güneşin sıcaklığından yararlanıp ekmeğin peşinden durmadan gidip gelecek. Tabiata canlılık gelecek, serçe ve binlerce kuş çeşidi sayısız sesle dünyayı müzik şölenine dönüştürecek. Çocuklar, oyunlarına kaldıkları yerden devam edecek.
Hoş geldin yeni hava. Hoş geldin taze güneş. Hoş geldin ilkbahar. Bereketinle gel. Zaten tüm yurtta bu yıl "Kar yılı var yılı" şiarında hemen hemen her şehre kar yağmıştı. Şimdi bu berekete şahitlik etme ve bu bereketi yaşama zamanı.