Son günlerde hepimizin merakla beklediği kamu personeline zam oranı nihayet belirlendi. Yetkili sendika ile görüşmeler neticesiz kaldığından zam oranını belirleyen Hakem Kurulu oldu.

Yapılan zam oranı görüşmelerinden sonuç alınamayacağını, konunun Hakem Kurulu’na gideceğini hemen hemen herkes biliyordu. Hakem Kurulu’nun işçi kesimine verilen zam oranı ile sonuca varacağını tahmin etmiştim. İşçilere %24 zam yapılmıştı. Ancak yanıldım.

Hakem Kurulu 2026 yılının ilk altı ayı için %11, ikinci altı ayı için %7 zam kararı aldı. Görüşmeler ve zam oranı iki yıl için görüşülüyor. Bu durumda 2027 için %5+4 artışta karar kılındı. Unutmadan söyleyelim, bir de kök maaşa 2026 yılı için bin lira eklenecek.

Başka iyileştirmeler de var. Bakın bunlar hangi güzellikler?

Memurlara ödenen yabancı dil tazminatı yüzde 100 artırılmış. Kaç liradan kaç liraya yükseldi, merak ettim. Bir de dil tazminatı için hangi sınava giriliyor dersiniz?

Tabiki YDS sınavına. Bu sınava elini kolunu sallayarak gidiliyor ve 70 ve üzeri alınıyor sanılıyor.

Bunu sendikalar anlatamamış bile. Bu sınavı kazanabilmek için kaç ay İngilizce kursuna gitmek gerekiyor, her memur bu şansa sahip mi? Kurs ücretleri nedir? Karanlıkta kaldığı için arttırıldı denilince, sanılıyor ki herkes yararlanabiliyor.

İngilizce öğretmenlerinin kaç tanesi bu tazminatı alıyor, merak ettim. Yoksa sadece yurt dışı avantajı olanlara yönelik mi?

Zam görüşmelerinden akademik personele ne geldi derseniz ve açıklamaları dinlerseniz, büyük bir rakam zannedersiniz. Akademik personelin eğitim öğretim ödeneği 1853 lira artırılmış.

Bu eğitim öğretim ödeneği ile makale yayın ücreti mi ödenir, cebimizden sağladığımız A4 kağıdı mı alınır, cebimizden eksiklikleri giderdiğimiz malzemelere mi harcarız bilemedim. Bu arada keşke öğretmenlere verilen öğretim yılına hazırlık ödeneğini de bahşetseydiniz. Sayın sendika yetkilileri, akademik personel de öğretmene benzer iş yapıyor, hatta çok daha fazlası diye söyleyemediniz mi?

Haziran ayında kira artışım %43 oldu. Geçtiğimiz yapılan maaş zam oranı bu rakamı görmemişti. 2026 yılı için maaşlara zam oranı %18 olacak, bir de enflasyon farkı eklenecek. Enflasyon farkı ile kira artışım karşılanacak mı diye gelecek yılı merak etmeye başladım.

Marketlerdeki artışları kontrol edilmeli, denetim yapılmalı, denetim de bir nakdi yardımdır diye çok yazdık. Marketler kesilen cezaları ödediler ve hiç geri adım atmadan yollarına devam ettiler.

Eğer marketlerin zam oranları da bu şekilde olacaksa bu zam oranına razıyım. Sadece marketler değil, elektrik, su, internet vs. bütün fiyat artışları verilen zam oranına uygun olmalı.

Sağlık sektöründeki enflasyonu kontrol eden var mı? Nereden nereye gelmiş ve artışın durumu nicedir, bir kontrol ediverin lütfen. Eczane fiyatlarını da unutmayalım.

Tarım sektöründeki girdilerin ne anlama geldiğini de defalarca yazdık.

Bu arada devletimizin yetkililerinin, özellikle Milli Eğitim Bakanlığı ve YÖK yetkililerinin bu maaşlarla ve imkanlarla akademisyen olunur mu, sorusunun cevaplarına odaklanmalarını tavsiye ederim.

Üniversitelerin mercek altına alınması gerekiyor. Türkiye’den kimseyi bulamaz isek yurt dışına göç edenlerden yüksek maaşla getiririz diyorsanız, bu düşüncenin ne üreteceğini de masaya yatıralım.

Velhasıl, bütün fiyatlandırmaları %18’de sabit tutun, memur zam oranına seve seve razıyız. Biliyoruz ki başka Türkiye yok.