Geçtiğimiz hafta kariyeri başarılarla dolu bir spor insanını kaybettik. 182 kez milli takım formasını terleten, defalarca milli takımlarda idari görev alan Doğan Hakyemez aramızdan ayrıldı.
Hakyemez’in hayatının her anında basketbol vardı lakin sporun diğer branşlarına da oldukça ilgisi vardı. Sadece spor bakış açısıyla dar bir çerçevede kalmayıp, gündelik sorunlara da değinmeden geçmezdi. Ömrünün son yıllarını Antalya’da geçirdiğini düşünüldüğünde her yönüyle sosyal bir insandı.
Doğan Hakyemez, yediden yetmiş yediye herkes tarafından ilgi gören bir spor figürüydü. Özellikle basketbolun duayeni olarak Antalya’ya geldiği ilk günden bugüne yaşadığı yere sürekli katkı koymak üzere sevdiği işi basketbol için çalıştı.
Köşe yazarlığım dönemimde Doğan Hakyemez ile ilk tanışıklığımız sosyal medya da başladı lakin kısa zamanda iki röportaj ve birçok görüşme fırsatı yakalamıştık. Basketbol sevgisiyle kurduğu profesyonel takımlarda cesaretle gençlere forma vererek gösterdiği değeri, farklı alanlarda gençlerle geliştirdiği ikili ilişkiler samimiyetinin göstergesiydi. Gerek sosyal medyada gerekse de gerçek yaşantısında kimseye yukarıdan bakmayan, özü sözü birdi. Herkesin yorumlarını dikkate alır, doğruyu eleştirel bakış açısıyla bulmaya çalışırdı.
Doğan Hakyemez yaşamının son anına kadar basketbol ve Antalya ile ilgili planları vardı. Nitekim bunlardan biri de Antalyaspor Basketbol takımının 20 Temmuz gününe kadar gelecek sezon katılım ücretinin ödenmesiydi. Bu konu için son nefesini vermeden bir gün önce beni aradı ve Agâh bu konunun takipçisi olmanı istediğini ifade etmişti. Bu köşeden kariyeri başarılarla dolu bir duayenin Antalya tercihi ve sunduğu katkıları göz önünde bulundurduğumuzda sadece bu vasiyeti yerine getirmek yetmezdi. Twitter’da yazarak spor kamuoyundan birçok kişiden olumlu etkileşim aldığım, Meltem Mahallesi Sakıp Sabancı Bulvarı üzerinde bulunan ve kullanıldığından bugüne ismi bulunmayan 10.000 kişilik spor salonuna Doğan Hakyemez adının verilmesi çağrımı, Antalya’nın tüm önemli üst düzey yetkililerine tekrar iletiyorum.
Doğan Hakyemez, Antalya Büyükşehir Belediyespor ile Beko Basketbol Ligi’nde play-off heyecanı yaşadı ve Antalya’nın adını basketbolda Avrupa sahnesine taşıdı. Turizmde marka kentin, siyasete kurban giden basketbol takımı dönemin beceriksiz anlayışı tarafından kapatılınca, aradan geçen yıllar sonra Antalyaspor Basketbol takımı kurulduğunda, takımın yapılanması ikinci kez Hakyemez’e verildi. Bu sürece kadar Hakyemez, iki kez Rixos Cup turnuvası düzenleyerek, Antalyalılara basketbol şöleni sunmuştu. Antalyaspor Basketbol takımı ile yolları ayrıldıktan sonra gelişmeleri takip eden Hakyemez, gençlere imkan sağlayan ve yıllar önce kurduğu Altın Bilekler basketbol okullarının devamı için, Antalya Basket spor okulunun kurulması adına büyük çaba sarf etti. Kulüpler sponsor bulamazken, Doğan Abi spor okullarına önemli birkaç sponsorla bile anlaşmıştı. Bulunduğu organizmaya sponsor bulma açısından dahiyane biriydi. Nihayet birçok Antalyalı çocuğun hayalleri gerçekleşecek derken, geçtiğimiz hafta içerisinde aniden rahatsızlanmasıyla aramızdan ayrılışı benim gibi tüm sevenlerini şok etti.
Büyük ustayı anlatmak için satırlar ve sayfalar yetmez. Son dönemlerde Antalya basketbol camiasıyla arasında kırgınlıkları olsa da cenaze törenine birçoğunun katılım sağlaması aslında ne kadar çok sevildiğinin de göstergesiydi. Doğan Hakyemez’in basketbol sevgisi başta çocuklarımız ve gençlerimiz olmak üzere günümüz antrenörlere, idarecilere ve basketbol kamuoyuna umut olmalıdır. Bu vesile ile Hakyemez’e son görev için törene katılan Antalyaspor camiası, Antalya devlet erkanına teşekkür ederek, adını salonda yaşamasını rica ediyorum.
Sporla kalın.