Sezonun ilk maçı.
Rakip deplasmanda Kayserispor.
Her türlü puana razı olduğunuz karşılaşma.
Yaşanılan mali sıkıntı.
Çıkarılamayan lisanslar.
Gönderdiğimiz oyuncular.
Neticesinde oynanan oyun ve yapılan mücadele.
Kayserispor 2-0 Antalyaspor.
Kayserispor galip geldi.
Antalyaspor’u sahadan sildi mi?
Hayır.
Eze eze mi galip geldi?
Hayır.
Adaletli bir hakem sonucu değiştirir miydi?
Evet.
Maçın hakemi Hüseyin Göçek, Charles’e o pozisyonda ikinci kartı çıkarıyorsan, rakip, Sakıb’ın oyuncumuza çift dalıp kart göstermemene ne diyelim?
Geçen yıl hakemlerden ve özellikle hafta içi ve gündüz saatlerinde maçlarımızı oynatan Federasyondan çok çektik.
Bu yıl aynısı olmamalı.
“VAR” uygulamasına inanmayanlardanım.
Kupa final maçı ve hafta sonu oynanan maçlar bunu bana net bir şekilde gösterdi.
O yüzden artık bazı şeyler eskisi gibi olmamalı.
Başkan Cihan Bulut, maç sonları yenilen hakkımızdan sonra konuşmalı.
Eğer Bursa, Konya ve diğerleri konuşuyorsa biz neden sessiz kalalım.
Susma dönemi geçti.
İkinci Başkan, basın sözcüsü falan değil.
Antalyaspor Başkanı konuşmalı.
Şimdi...
Şansız çekilen bir fikstür olduğu gerçek.
Bülent Korkmaz’a takımı iyi hazırlamak ve motive etmek açısından özellikle önümüzdeki 2 hafta büyük iş düşüyor.
3’de 0 başlamak hepimize zarar getirir.
İlk haftalarda alınacak puanlar ileri ki haftalarda sermayeden yememizi sağlar.
Küçük dokunuşlar..
Takımımızı güzel yerlere getirir.
Özellikle Zeki Yıldırım’ın sahalara bir an önce dönmesi şart.
Basan orta saha ve dikine oynayan oyuncuya ihtiyaç var.
Sağlık ekibi elinden gelenin fazlasını yapmalı.
Cumartesi tribünde yerimizi alalım.
Galip gelmek, sadece 3 puandan fazlası olup motivasyonumuzu ve özgüvenimizi sağlamamamız açısından önemli olacaktır!