Geçen hafta Bucaspor galibiyetinden sonra Antalyaspor ile ilgili eleştiri yapmıştım.
Galibiyet olmasına rağmen oynanan futbolun beni kesmediğini belirtmiştim...
Nitekim de bu hafta Altınordu maçında alınan mağlubiyet geçen haftaki yazımın kısa bir özeti oldu...
Antalyaspor'un bas bas bağırdığı kötü futbol...
Ligde yabancısı olmayan Altınordu'dan 3 gol yiyerek kendini gösterdi.
Rakip proje takımı...
Önümüzdeki 3 yıl lige çıkmayı hedeflemiyoruz diyen bir kulüp.
Biz ise taraftarıyla...
Basınıyla...
Yönetimiyle...
Başkanıyla...
Şampiyonluk beklentisi olan bir takım.
Netice mi?
Kötü futbol...
Mücadele gücü olmayan orta saha...
Geri dörtlüden oyun kuramayan bir takım.
Tabi ki bu mağlubiyetin sorumluları var.
Her zaman başkanlar tarafından en kolay yol antrenörün iş hakkının fesh olmasıdır.
Antalyaspor'da da bu gelenek değişmedi.
Başkan Gültekin Gencer, Engin Korukır'ın görevine son verdi...
Gelen gideni aratır mı?
Bakıp göreceğiz...
Tek bildiğim;
Gelecek antrenörün rakip takım maçlarını gerekirse defalarca izleyip iyi analiz yapması gereğidir...
Günümüz futbolunda sadece kendi takımını tanıman hiç bir işe yaramaz.
Büyük antrenörlüğe oynayıp ben her şeyi bilirim ayağı yapan antrenör gelmesin yeter.
Bu kulüp Mehmet Özdilek ve Samet Aybaba gibi antrenörlerden çok çekti.
Bundan sonra Allah çektirmesin...
Özetle;
Ne görürsek onu yazarız.
İyi insan olmak farklı.
Takımı oynatmak ayrı...