Çocuklar taze beyinleri ve pırıl pırıl hafızalarıyla önlerinde gerçekleşen her görüntüyü her konuşulan sözü hafızalarına kaydederler.
Çocuklar o yüzdendir ki herhangi bir branşa küçük yaşlardan itibaren başladıklarında o branşta kendilerine öğretilenleri, gösterilenleri kabiliyetleri ölçüsünde hafızalarına kaydederek ilerlerler.
Bilim dalllarında, sporda, resim ve müzikte, edebiyatta ve birçok mesleki dalda küçük yaşlarında hafızalarına kazıdıkları bilgi ve alışkanlarıyla branşlarında dünya çapında olanları görebiliyoruz.
Çocuklar devamlı çalışan bir alıcı gibi çalışan taze beyinleriyle yapay zekayı kıskandıracak hafızaya sahiptirler.
O yüzdendir ki çocukların taze beyinleri boş ve yanlış bilgi ve görgülerle doldurulmamalıdır.
Çocuklar öyle hassas ve dikkatleri yüksektir ki bu özelliklerinden dolayı ebebeyinleri, eğiticileri, aile büyükleri ve çevreleri bunu göz önüne alarak davranmalıdır.
Çocuklar bulundukları ortamları ve çevrelerini inanılmaz derecede tarayarak gördükleri davranışları ve duyduklarını hafızalarına alırlar.
Çocukların birey olduklarını asla unutmamamız lazım gerek sosyal hayatta gerek bilimsel boyutta gerek sanat ve sporda onlara doğruları öğretmeyi hedeflemek gerektiğini unutmamız lazım.
Ahlaklı doğrucu araştırıcı çalışkanlığı kabiliyet geliştirmeyi akıllarına kazıyan çocuklar hafızalarına kaydettiklerinin ödülünü mutlaka alırlar.
Hafıza ve alışkanlıklar birbiriyle beraber giden unsurlardır.
Bunun içindir ki bebekliklerinden itibaren çocukların her sözü her hareketi her davranışı örnek olarak hafızalarına aldıklarını düşünerek hareket etmek gerekiyor.
Gönlünüz ve kalbiniz çocukların hafızaları gibi berrak ve kıvrak zeka ile dolsun.