Hayatın bazı anlarında bazı şartlarında sıfırdan başlayabiliriz.
Mesela sıfır bir arabanın ilk sahibi siz olarak başlamak, motorlu araçlarda kilometre sıfırda iken yavaş yavaş kilometre hızını yükseltmek sizin elinizdedir ya da herhangibir işi ortada hiçbir şey yokken ortaya çıkarmak (sıfırdan bomboş bir yeri işler hale getirmek, hergangi bir spor kulubünde ortada sporcu yokken emek vererek başarı yüzdesini her geçen gün yükseltmek sizin çalışmanıza verdiğiniz emeğe bağlıdır bu.
Dostluklarda ya da duygusallık ve sevgi boyutunda ise yüzde yüz en coşkulu en kuvvetli duygularla başlanıp karşıdaki insanın tutumuna ve davranışlarına bağlı olarak yüzden aşağıya doğru bir iki basamak aşağıya doğru iniş başlayınca orada o dostluğu, sevgiyi noktalamak en zararsız şekilde ayrılmak olur genelde.
Bazılarımız ise dostlukta ve sevgide sıfırdan başlayarak karşı tarafın olumlu davranış ve tutumlarına göre yukarı doğru puanlama yaparız.
Dostlukta ve sevgide karşıya iletilen yüksek enerji olumlu davranış karşı tarafın hareketlerine göre yönlenir.
Aslında iki yaklaşımda da yani hem yüzde yüz tolereansla hem de sıfır töleransla başlayan dostluk ve sevgiler güven ve güvensizlik doğruluk ve yanlışlık yalan ve dürüstlük gerçeklik ve sahtelik boyutlarında kendi hacminde büyür ya da küçülür.
Dostluk ve sevgide yüzde yüzünü vererek karşı taraftan aynısını beklemek yanlışsa dostluğa ve sevgiye sıfırla başlayıp kendinizi stabil tutup hep karşı taraftan beklemek de yanlıştır.
Gerek yüzde yüz davranış gerek sıfır yaklaşımla başlayan dostluk ve sevgilerde mühim olan maddi manevi istismar olmaması yalansız dolansız abartısız sahtelikten uzak olunmasıdır.
Karşı tarafa yüzde yüz şans verilerek başlayan dostluk ve sevgiler karşıdaki insanın bu güvene bu değere değip değmediği ile eş güdümlüdür.
Rakamlar hayatımızın her yönünde yer alınca ister istemez hayatımız matematik diye düşünebiliriz de .
Yüzde yüzle dostluğa ve sevgiye başlamak karşıdaki insan için büyük bir ödüldür aslında bunun değerini bilip bilmemek yüzden aşağıya doğru inmeye yönelmek karşımızdaki insanın kendi bileceği iştir.
Yüz verince astarını ister atasözü dostluklarda ve sevgide maddi manevi istismarı bize anlatır.
Yüzde yüz güvenle başlayan dostluk ve sevgiler sizin bu büyük düşünüzü karşı tarafın bakışı hazmı ile yön alır ve öyle gider.
Gönlünüz ve kalbiniz yüzde yüz gerçek dostluk ve sevgiyle dolsun.