Günlerdir merakla beklenen Binali Yıldırım-Ekrem İmamoğlu buluşması önceki gün gerçekleşti.
Türkiye deyim yerindeyse televizyon ekranlarına kilitlendi.
Kim ne diyecek, ne konuşacak, ne vaat edecek, ne soracak diye heyecanla beklendi.
Tabii iki önemli siyasetçinin yanı sıra moderatör İsmail Küçükkaya’nın da tutumu merak konusuydu.
Ben de herkes gibi tartışmayı heyecanla izledim. Ancak açık konuşmak gerekirse dağ fare doğurdu. İki aday da beklenenin altında bir sınav verdi.
Öncelikle Cumhur İttifakı’nın adayı Binali Yıldırım’dan başlayalım.
Başbakan, bakan ve TBMM başkanı olmak üzere çok önemli görevler yapan Yıldırım’ı biraz gergin gördüm. Sorulara tatmin edici cevaplar veremedi. Ulaşım konusundaki vaatleri dışında seçmeni etkileyecek bir performans sergileyemedi. ‘Oyları kim çaldı’ sorusuna cevap veremedi. Ancak vakıflara nakdi yardım ve öğrencilere burs verme olayında İmamoğlu’na gol attı diyebiliriz.
Gelelim Millet İttifakı’nın adayı Ekrem İmamoğlu’na.
Seçimlerden hemen sonra gösterdiği performansı canlı yayında gösteremedi. Mevcut oy oranını korumaya yönelik açıklamalar yaptı. Yani seçmeni etkileyecek yeni bir söylemi olmadı. Belediyeden kopyalanan veriler ve Ordu’da yaşanan VIP krizine tatmin edici bir yanıt veremedi. Ancak sakin kişiliğiyle artı puan kazandı. Ayrıca cebinden çıkardığı 20 lirayla yaptığı net açıklama da hanesine artı puan olarak yazıldı.
Son olarak gazeteci İsmail Küçükkaya’dan da biraz söz edelim.
Uğur Dündar’ın kabul etmediği koltuğu maalesef dolduramadı. Soruları can alıcı değildi. Ne kadar oyunun kuralları önceden belirlenmiş olsa da adayları karşılıklı konuşturmayarak kötü bir yönetim gösterdi. Program sonunda sorduğu sorular ise ‘Laf olsun torba dolsun’ türündendi. Ancak tarafsızlığını sonuna kadar sürdürdü.
Özetle, programın formatı seyirciye beklenen heyecanı vermedi. Tartışma iki adayın da seçmenini etkilemedi.
Programın en güzel tarafı ise iki adayın aileleri ile birlikte verdiği fotoğraftı. Ülke olarak bu tabloyu çok özlemiştik. Bunun devam etmesini diliyorum.