1989-1999 yıllarında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapan Hasan Subaşı ile uzun yılladır tanışırız.
Belediye başkanlığının yanı sıra Antalyaspor Kulüp Başkanı iken zaman zaman karşı karşıya geldik.
Hakkında ağır yazılar yazdığım da olumlu yaptıklarını alkışladığım da oldu.
O en ağır yazılarda bile kibarlığı elden bırakmayarak cevap hakkını kullanırdı.
Antalyaspor’u 3. Lig’in kapısından çekip aldı, ilk kez Avrupa Kupaları’nda boy göstermesini sağladı.
Antalya’da hizmetleriyle dikkat çekti, kalıcı eserler bıraktı.
Kısacası Antalya’da iz bırakan Subaşı’nın, geçtiğimiz hafta sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım herkes gibi beni de şaşırttı.
Subaşı, “Adaylık için başvuru yapmadım!.. Siyaseti bir kamu hizmeti ve sorumluluk saydım. 20’li yaşlarda AP yönetimimde, 30 ve 40’lı yaşlarda DYP’den Antalya Belediye ve Büyükşehir Belediye Başkanlıkları, DP’de Genel Başkan Yardımcılığı, şimdilerde İYİ Parti milletvekilliği, 50 yıl siyaset... Artık yazmalıyım!..”
‘Yazmalıyım’ derken aktif siyaseti bırakacağını söylüyor aslında.
Uzun yıllardır gazetecilik yapan biri olarak Subaşı’nın aldığı bu karar beni üzdü.
İyi bir siyasetçi, iyi bir spor adamı ve iyi bir insandı.
Mütevazı ve aydın bir kişilikti.
Yukarıda belirttiğim gibi kentte kalıcı eserler bıraktı.
Kısacısı Antalya için bir değerdi.
O Antalya’yı, Antalya O’nu unutmaz.
Yolun açık olsun…
Rahatsız edici görüntü
Ramazan ayı geldi, iftar davetleri başladı.
Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odası (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere, geçen sene olduğu gibi bu yıl da yine kalabalık bir davetli topluluğuna iftar verdi.
Milletvekilleri, belediye başkanları, oda ve STK temsilcileri iftarda hazır bulundu.
İftar sonrası Başkan Dere davete katılanlara teşekkür etti, fotoğraf çektirdi.
Bu fotoğrafları da sosyal medya hesabından paylaşınca da eleştiriler peş peşe geldi.
Şaşalı iftar programları düzenlemek yerine, harcanan bütçenin deprem bölgesine gönderilmesi gerektiği vurgulandı.
Olaya bu pencereden bakanların eleştirilerine katılmamak elde değil.
Bu kadar acının yaşandığı, bu kadar ihtiyaç sahibinin olduğu, bu kadar ekonomik sıkıntının yaşandığı bir dönemde düzenlenen bu iftar organizasyonu vicdanen birçok kişi gibi beni de rahatsız etti. Umarım buna dikkat edilir.