Geçen gün bir arkadaşla karşılaştım.
Sözünü ettiğim arkadaş çok iyi bir CHP’li. Partisi için yapamayacağı şey yoktur.
Ayaküstü sohbet ettik. Sohbetin orta yerinde yazılarımı büyük bir keyifle okuduğunu söyledi. Sonra da ekledi. “CHP’ye yakın köşe yazarlarını okumuyorum. Çünkü O’nlar CHP’ye taraf. Yani olumsuz haber yapmazlar” dedi.
Devam etti, “AK Parti’ye yakın gazetecileri de okumuyorum. Bunun da nedeni CHP’ye karşı peşin hükümlü olmalarıdır. Kesinlikle CHP’nin iyilerini görmezler” şeklinde konuştu.
Yukarıda belirttiğim gibi yazılarımı okuduğunu söyledi. (Ben O’nun yalancısıyım) Doğruları yazdığımı ve kesinlikle kimseye karşı bir kin beslemediğimi belirtti. Bunun da yazılarıma yansıdığını belirterek, bugün övdüğüm birini yarın yanlış yaptığında eleştirebildiğimi ifade etti.
Birinden böyle güzel sözler duymak insana keyif veriyor.
Dileğim bütün gazeteciler için böyle konuşulması.
***
Okunduğumu dile getirmek için böyle bir yazı kaleme almadım.
Biz gazetecilerin bir kez daha oturup düşünmesinde fayda var. Özeleştiri yapmalıyız. İşte bunları bir kez daha gözden geçirmek için bugün böyle bir yazı yazmaya karar verdim.
Son zamanlarda “Yanlı basın” sözcüğünü sıkça duymaya başladık. Kimi gazetecilerin iktidara, kimilerinin de muhalefete yakın olduğu söyleniyor. Gazeteciler birey olarak bir görüşe sahip olabilirler. Bir partiye de yakın olabilirler. Ancak kamu yararını göz ardı edemezler. Yani kendisine yakın hissettiği bir partinin eksiklerini ve yanlışlarını yazmıyorsa asıl tehlikeli olan budur. Maalesef ve maalesef bu durum ülkemizde sıkça görülmeye başlandı.
Antalya’da da durum farklı değil. Antalya basını ikiye ayrılmış durumda. Bazı gazetelerde CHP dışında başka haberlere neredeyse yer verilmiyor. Başka partilere ise zaman zaman küçük de olsa yer veriliyor. Tabi onlar da iktidarı eleştirmişse kendine yer bulabiliyor.
CHP, muhalif olarak gösterilen gazetelerin de manşetinden inmiyor. Burada da maalesef sadece ve sadece partiyi zor durumda bırakan haberlere yer veriliyor. Her olumsuz haber CHP’ye mal ediliyor. Bu da hiç hoş değil.
Özetle, bir partiye yakın olan da uzak olan da doğru yazmıyorsa hata yapıyordur. Bu nedenle hepimizin oturup bir kez daha düşünmesinde yarar var. Biz nerede hata yaptık diyebilmeliyiz. Aksi taktirde “Yanlı basın” sözcüğü uzun süre dillerden düşmeyecek.