Geçtiğimiz hafta kaleme aldığım yazıda Antalyaspor’da suların durulduğu ve yönetimin barışçıl adımlar attığını dile getirmiştim. Kent dinamikleriyle bir araya gelinmesinin pozitif etki yarattığını bunun takıma yansıdığını da vurgulamıştım. Yeni yönetim ikisi lig biri kupa olmak üzere çıktığı 3 maçı kazanarak sportif başarılara yelken açmış ve camia umutlanmıştı. Özetle güzeli övdük. Ancak yanlışı da dile getirmek ve uyarmak görevimiz.
28 yıllık spor kökenli bir gazeteci olarak şunu net biliyorum. Taraftar sportif başarı, teknik heyet transfer, futbolcu da alın terini zamanında ister. Bunların gerçekleşmesi ise sıkı bir ekonomik politikadan geçer. İşte burada da yönetime büyük görev düşüyor. Maalesef futbol kulüpleri dipsiz bir kuyu gibidir. Sürekli harcama yapmak zorundalar. Bu harcamalar için kaynak yaratamazsan paraşütsüz alt ligi boylarsın. Türk spor tarihine adını altın harflerle yazdıran onca kulüp bugün sefilleri oynuyor. Bursaspor, Eskişehirspor bunlardan sadece ikisi.
Bu hatırlatmayı yaptıktan sonra gelelim Antalyaspor’a…
Yeni yönetim şimdilik sportif başarıyı yakaladı. Ancak aynı başarıyı mali konularda henüz gösteremedi. İşte tehlikeli olan budur. Şayet parayı iyi yönetemezsen yukarıda örnek verdiğim kulüplerle aynı kaderi paylaşman an meselesi.
Yeni yönetim daha ilk ayında ekonomik sıkıntı yaşadı, futbolcu ve personel maaşlarını ödeyemedi. İlk etapta ‘olabilir, her an ödeme yapılır’ dediğinizi duyar gibiyim. Elbette olabilir. Ancak bir yandan maaş ödeyemezken, diğer yandan üstelik de iç saha maçında Başakşehir’i yendi diye 30 bin olan galibiyet primini 3 kat attırırsan mali disiplini yakalayamazsın. Bir hafta sonra bu kez Beşiktaş ile oynanan karşılaşmanın primi de 4 katına çıkarıldı. Bu iki galibiyet priminin maliyetinin 6-7 milyon lira civarında olduğunu tahmin ediyorum.
Kimse kusura bakmasın böyle bol keseden para dağıtırsan mali disiplini sağlayamazsın. Sağlayamadığın için de faturası ağır olur. Bugünden bu uyarıyı yapayım istedim. Umarım yönetim kurulu bu uyarımıza kulak tıkamaz.
Bu arada, Antalyaspor Haji Wright’ın opsiyonunu zamanında kullanmadığı için 450 bin Euro fazla para vererek 1.9 milyon Euro bonservis ile satın almıştı. Oyuncunun sonraki satışından ise eski kulübü Sonderjyske’ye yüzde 12 pay verilecekti. Ancak oyuncunun bonservis taksitlerinin zamanında ödenemediği için sözleşmede olan cezai madde devreye girdi ve Antalyaspor’un sonraki satışından yüzde 20 pay ödemesi gerektiği ortaya çıkmıştı. Bunu da eski başkan Sabri Gülel’in devreye girmesiyle yeniden yüzde 12 ücret ödediği öğrenilmişti.
Antalyaspor sonraki satışından ödemesi gereken payın taksiti olan yaklaşık 700 bin Euro’yu Sinan Boztepe ve yönetimi bu hafta içinde ödedi. Yapılan bu ödeme nedeniyle kulüpte futbolculara ve personele maaşlar zamanında ödenemedi. Bunu da bir dip not olarak belirteyim istedim.