Deprem olduktan hemen sonra sosyal medya hesabımdan ‘Bugün değilse ne zaman’ mesajını paylaşarak otellere mağdurlar için kapılarını açması gerektiğini söyledim.
Bu çağrım kısa sürede karşılık buldu.
Otel ve pansiyon yöneticileri düğmeye basarak kapılarını açtı.
Ardından çok sayıda arkadaşım, dostum, akrabam ve tanıdığım şahsıma ulaşarak her türlü desteğe hazır olduklarını söyledi.
Bunları da sosyal medya hesaplarımdan paylaştım.
Bu kadar kısa sürede karşılık bulmak beni hayli duygulandırdı.
Özellikle evinin kapılarını açmaya hazır olduklarını belirten tanıdıklarım umutlanmama sebep oldu.
Isparta’da bir meslektaşımızı, Burdur’un Bucak ilçesinde bir ihtiyaç sahibini, Antalya’da ise 3 aileyi geçici olarak barınacağı evlere yerleştirdik.
Birçok depremzedeyi de otele yerleştirdik. Otelde acil ihtiyaçları olan iç çamaşırı, günlük kıyafet, bebek bezi, mont, bot gibi eksikliklerini giderdik.
Yeni gelenler var ve onlar için de hazırlık yapıyorum.
Bazı dostlarım da arayarak isimlerinin gizli kalmasını isteyerek destek verebileceklerini söyledi.
Biri bir aileyi yaşadığı eve alabileceğini, bütün giderlerini karşılayabileceğini belirtti.
Bir diğeri bütün ev ihtiyaçlarını, yatak, beyaz eşya, soba, bardak, tabak gibi eksikleri giderebileceğini iletti.
Depremin olduğu günden beri yaşadıklarım beni ziyadesiyle umutlandırdı. Bana bu enkazın altından yaralı olarak da olsa daha güçlü çıkacağımızı gösterdi.
İyi ki varsınız...