Yaşadığımız çağda sosyal hayatta insanların en büyük sıkıntılarının başında güven sorunu geliyor.
Sosyal hayatın her platformunda birçoğumuz için güven birinci sırada geliyor.
Güveni destekleyen unsurlar arasında da dürüstlük, doğruluk, yalansızlık geliyor.
Ama maalesef son yıllarda karşısındaki insanda güven sağladıktan sonra güveneni pişman eden çok insan görüyoruz.
Aldatmayı da maddi manevi boyutlarda görüyoruz.
Toplumda aldatmalar o kadar çok artınca bazı insan bilimciler,sosyal hayatçılar psikoloji bilimcileri bu aldatmaları adeta olağan hale getirmek üzerindeki kiri silmek beyaz hale getirmek için "Mikro Aldatma" diye bir kavram çıkartıp neredeyse bunu aldatmadan saymamaya getirme çabasına girdiler.
Aslında aldatmanın hiçbir şekilde affedilmesinin küçültülmesinin basitleştirilmesinin ne kadar yanlış olduğunu ve bunun sonrasında affedeni pişman edecek şekilde maddi manevi aldatmanın devam ettiğini görüyoruz.
Bilim insanlarının araştırmalarına göre günümüz yaşamında daha çok ağırlıklı olarak aldatanların önce inkar sonra suçu başkalarına atarak kendilerini aklama yoluna gittikleri ortaya çıkmış.
Aldatmalar bu kadar çok olunca bilim insanlarının getirdiği "Mikro Aldatma" terimi de böyle çıkmış ortaya.
Aldatılanların aldatılmaya devam etmelerinin ana sebebi ikna kabiliyetleri affedilmeleri aldatmanın ufaltılarak basit ufak önemsiz bir şey gibi gösterilerek maddi manevi aldatılmaya devam edilmesine izin çıkarılmasına aldatana daha çok özgüven verdiği ortaya konmuş. Aldatmanın mikro veya makro kavramlarla anılması insani kavramlara iletişimlere zarar verici bulunuyor.
Aldatmanın mikro olarak adlandırılarak aldatma sayılmaması aldatılanlara af kapısı açtrılarak telafisiz bir hata yapmalarına sebep olduğunu görüyoruz.
Gönlünüz ve kalbiniz her türlü aldatılmadan uzak olsun.