Meslekte 17. yıla girdim.
“Bu süre zarfında Antalya’nın gündemini en çok hangi olay meşgul etti” diye bir soru sorulursa hiç düşünmeden “Kırcami” derim.
Özellikle son zamanlarda Kırcami konusu bir an olsun gündemden düşmedi.
Her gün ısıtılıp ısıtılıp önünüze koyduğumuzun farkındayım.
Eminim siz de bizim gibi yaşananlar karşısında çok mutlu değilsiniz.
Ancak yapacak bir şey yok. Bu Antalya’nın bir gerçeği.
***
AK Parti Antalya Milletvekili Menderes Türel, Kırcami düğümünün çözülmemesinde Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın’ın sorumlu olduğunu dile getiriyor. Türel, Akaydın’ı samimi olmamakla suçluyor.
Tabi Akaydın da, Türel’i siyasi köstek olmakla suçluyor.
Konunun çözüme kavuşmamasında Türel’in rolünün olduğunu iddia ediyor.
Kısacası Türel Akaydın’ı, Akaydın da Türel’i suçluyor.
Kimin haklı olduğu konusunda ise değişik görüşler var.
Biz gazeteciler her iki tarafın açıklamalarını kamuoyuyla paylaşmakla mükellefiz. Açıklamalara olduğu gibi yer verip yorumu da sizlere bırakmalıyız. Bunu yaparken kesinlikle objektif olmalıyız. Bu konuda Akdeniz Manşet Gazetesi’nin iki tarafa da eşit mesafede olduğunu, göğsümü gererek söyleyebilirim. İnanmayanlar varsa dünkü gazeteye bir göz atsın. Bakıldığında Akaydın’ın da Türel’in de açıklamalarına olduğu gibi yer verdiğimiz görülecektir. Zaten olması gereken de bu değil mi? Okuyucu yani sizler iki açıklamayı okuduktan sonra kimin haklı kimin haksız olduğuna karar verebilirsiniz.
Peki, bütün gazeteler bu kadar hassas mı?
Maalesef değil.
Bu konuda bir örnek vereceğim.
Geçen Çarşamba günü Türel’den haber merkezlerine geçilen bültende Kırcami konusunda Büyükşehir Belediyesi’nin bahane aradığı iddia edildi. Akdeniz Manşet olarak habere olduğu gibi yer verdik. Bu açıklamanın üzerinde 24 saat geçmeden bu kez Akaydın bir açıklama yolladı. Akaydın da “Türel siyasi köstek oluyor” diye suçladı. Buna da olduğu gibi yer verdik. Açıklamanın hemen ardından Türel’den jet cevap geldi. O açıklamaya da yer verdik. Yani ayrım yapmadık. Dolayısıyla sizler iki tarafın açıklamalarını okuduktan sonra karar verdiniz, ya da vereceksiniz. Kısacası gazetecilik bilinciyle hareket ettik.
Maalesef bazı gazeteler tek taraflı yayın yaptı. Sözünü ettiğim gazeteler sadece Akaydın’ın açıklamalarına yer verdi. Türel’in cevap hakkını ise görmezden geldiler. Dolayısıyla bu gazeteleri okuyan vatandaş tek taraflı bilgi sahibi olduğu için de kimin haklı kimin haksız olduğunu anlayamadı.
Kamu yararına çalışan biz gazeteciler kamuoyunu ciddiye almalıyız. Bunu da ancak objektif davranarak gerçekleştirebiliriz.