Büyükşehir Belediyesi, yaz aylarında aşırı sıcakların, kış aylarında ise fırtına ve yağışların yaşandığı Antalya’da, güneş panelleri aracılığıyla kendi elektriğin üreten, klimalı, dokunmatik kapılı, içinde 220 voltluk prizlerin olduğu otobüs durağı üretti.
Bu modern girişimden dolayı emek veren herkesi kutluyorum.
Antalya’ya yakışır bir çalışma.
Ancak, kafamda bazı soru işaretleri oluştu.
Örneğin bu çalışmayı hangi firma yapacak?
Toplam kaç tane durak yapacak?
Bu duraklar hangi bölgelere konulacak?
Bu soruları daha da çoğaltmak mümkün.
Benim aldığım duyum maddi sıkıntı çeken ve belediye yönetimine yakın olan birilerine verilecek bu ihale. Zira belediyede iş alamayan bazı kişiler için zaman zaman böyle projelerin üretildiğini biliyoruz. Bu da öyle bir proje olduğu kanaatindeyim. Yine de bekleyip görmekte yarar var.
Akıllı durukların gündeme gelmesiyle farklı sesler de yükselmeye başladı.
Bazı vatandaşlar olaya tepki gösterdi. Bana göre tepki göstermelerinin haklı yanları da var. Zira daha öncelikli işlerin olduğu biliniyor. Öncelikle ulaşım sisteminin düzeltilmesi gerekir. Vatandaşın yaşadığı sıkıntılar giderilmeli. Ev ve işyerlerine gidiş gelişlerin daha çabuk sağlanması için adım atılmalı.
Kısacası bu girişim bana göre göz boyamadan öte bir şey değildir. Ulaşımda yaşanan karmaşayı unutturmak için klimalı duraklar gündeme getirildi. Bunu bir tek ben söylemiyorum. Sokağa çıkıp halkın sesine kulak verildiğinde haklılığım ortaya çıkacaktır.
Bürokratlara çağrı
Büyükşehir Belediyesi’nin iyi çalışmadığı biliniyor.
2,5 yıl geride kalmasına rağmen önemli bir çalışmaya imza atılamadı.
Hayata geçirmek istediği birçok girişime de yargı ‘dur’ dedi.
Peki, tüm bunların sorumlusu Başkan Mustafa Akaydın mı? Elbette değil. En az Akaydın kadar bürokratlarının da hatası var. Ancak her ne hikmetse bir tek topun ağzında Akaydın oluyor. Bana göre yapılması gereken şudur bazı bürokratlar (onlar kendini biliyor) yarından tezi yok Hoca’ya istifasını verip, “Biz bu işi başaramadık. Bizim yüzümüzden sen de hedef oluyorsun” demeli. Bunu yaparlarsa hem Hoca’nın elini rahatlatırlar hem de kendilerine büyük bir iyilik yaparlar.