Yerel seçimlerin üzerinden tam 21 ay geçti.
Yani Mustafa Akaydın’ın başkanlık koltuğuna oturuşunun ikinci yılı dolmak üzere.
Bu süre zarfında Antalya’da ne gibi değişimler oldu, ne gibi yatırımlar yapıldı?
Doğru dürüst bir yatırımın yapıldığından sözedemeyiz.
Ancak sanatsal ve kültürel etkinlikler konusunda aynı görüşte değilim.
Bana göre az bütçeyle 47. Altınportakal Film Festivali’nde başarılı bir sınav verildi.
Piyano Festivali de fena değildi. Film festivali gibi halka tam anlamıyla ulaşmadığını da söylemekte yarar var.
Bazı gereksiz festivaller de düzenlenmedi değil. Örneğin Almanların bira festivali. Antalya’da düzenlenen bu festivalin kente hiç ama hiçbir yararı yok. Olacağını da sanmıyorum. Buna benzer birkaç etkinlik daha yapıldı bunların da yararını göremedik.
***
Hoca’nın 21 aylık süre zarfında seçim öncesi verdiği sözlerini de tuttuğunu söyleyemeyiz.
100 bin kişi iş sözü verdi, daha sonra çıkıp “Ben 10 bin kişi demiştim” dedi.
Bedava elektrik sözü verdi, göreve gelir gelmez suya iki kez zam yaptı.
Kısacası en önemli sözlerini tutmadı.
Tüm bunları niye yazdım.
Dün işyerine gelirken iki kişinin sohbetine tanık oldum. Biri diğerine “Hoca Antalya’ya hiçbir şey vermedi. Bilboardlara müjde müjde Antalya piyanoya doydu gibi ilanlar asmış. Bizim karnımız aç. Karnımızı doyursun” diyerek dert yandı.
Diğeri ise, “Menderes Türel önümüzdeki seçimlerde sahaya inmesine gerek yok. Kentin değişik noktalarına fotoğrafını asması kazanması için yeterli olacak” diyerek Akaydın’ın başarısız olduğunu ima etti.
Evet, size Hoca’nın 21 aylık icraatlarından kısaca söz ettim. Tabi doğal olarak daha çok yapamadıklarını yazdım. Antalyalılar’ın da artık Hoca’nın bir şey yapacağına inancı kalmamış. Yukarıda sözünü ettiğim iki vatandaşın kısa ve öz konuşmaları bunun apaçık örneği.