İletişim alanındaki gelişmeler, bilginin üretimi, depolanması, paylaşılması ve eleştirilmesine olanak sağladı. Neredeyse herkesin farklı şekillerde istifade ettikleri sosyal medya ortamları, birçok alanda olduğu gibi siyasal alanda da cazibesi yüksek kullanım olanakları sağlıyor. Siyasal aktörler kendi siyasal çıkarları doğrultusunda sosyal medya ortamlarından yararlanırken, seçmen statüsünde bulunan kişiler sosyal medyadan faydalanma noktasında çok daha değişik beklenti ve motivasyonların etkisi altında kalıyor. Soysal medya alanındaki bu hızlı ve esaslı gelişme, bireyden başlayarak bir ülkedeki veya toplumdaki her unsuru daha görünür ve kolay ulaşılır hale getirdi, yani onlara ait sırları ve gerekli bilgilere erişilebilir kıldı. Bu durum bir yönüyle şeffaflaşma ve karşılıklı kolay bilgi alışverişi anlamına geliyor fakat diğer yönüyle de art niyetli kişilerin elinde bir tehlikeye dönüşme riski taşıyor. Koronavirüs ile ilgili yorumlar ve paylaşımları görüyorum. En popüler olanı twitter. Facebook ve benzeri yerlerde bu konuda bilgi kirliliği yaratan paylaşımlarla da karşılaşabiliyoruz. Neler görmüyorum ki. Ülkemize ve Antalya’ya dönelim. Herkesin kafası karışık kiminle konuşsam ‘ne olacak halimiz.’ Tartışıyoruz ilk sözler ‘Antalya’da turizm, tarım, ticaret bitti.’ Turizm için bunu söyleyebirim. Tarım ve ticaret en az zararla bu yılı atlatacaktır. Antalya’da tarım bitmez. Üreticiler işin başında. Her sektöre olduğu gibi ticarete de birtakım destekler verildi. Mutlaka bazıları bu yükü taşıyamayarak iflas da edenler olacaktır. Benim endişem hayat normale döndüğünde nasıl bir dünya ile karşılaşacak olmamız.