Bir insan için en önemli aidiyet ve onur kaynağı, yurttaşı olduğu ülkenin pasaportunu taşımaktır.
Çünkü başka ülkelerin insanlarına göre kendi ülkesinde çeşitli ayrıcalıklara ve haklara sahiptir.
Ancak bu hakları kullanılmasında eğer başka ülkelerin insanlarına göre engellemelerle karşılaşılıyorsa buna “kendi ülkesinde parya olmak” denir.
Sosyal medyada bir paylaşımla karşılaştım.
Antalya, Lara’da bulunan beş yıldızlı Limak Otelinde yaşanan bir olay üzücü ve üzücü olduğu kadar düşündürücü…
Bir TC yurttaşı, otelin internet sitesine girer ve tatil yapmak için rezervasyon yapmak ister.
İncelemesi sonucunda “yabancı” kişilere daha ucuz rezervasyon yapıldığını fark edince oradan rezervasyonunu yaptırır.
Tatil için ayırdığı tarihte otele gider ancak görevliler kişinin “yabancı değil, yerli olduğunu” fark edince kendisinden 120 euro “fark” isterler.
Kişi buna itiraz eder ve neden bu farkı vermek zorunda olduğunu sorar.
Aldığı cevap adamı daha da şok eder.
“Milliyet farkından dolayı…” derler ve öyle de fatura keserler…
Milliyet farkı!...
Paydaşı olduğu kamusal alanda, verdiği vergilerin teşvik olarak otele dönüştüğü mekanda tatil yapması hakkının, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı olduğu için yapılan engellemesi utançtan da öte, ülke insanlarına ihanetten başka bir şekilde tanımlanamaz…
Doğal olanı, yabancıya daha pahalı, yerli insanlara daha ucuz tatil yaptırma olduğu halde bunun tam tersini üstelik “milliyet farkı” adı altında uygulamak kendi insanını aşağılamak değil midir?
Eminim, bu otel ve benzeri uygulamaları yapan oteller şöyle bir savunma yapacaklardır.
“Efendim, yabancı turistler yerlilerle beraber tatil yapmak istemiyor ve rahatsız oluyorlar, bu nedenle yerlilerin otele gelmemesi için caydırıcı olarak daha fazla ücret talep edilmektedir…”
İyi, tamam, anladık ama şu “milliyet farkı” ifadesi ne anlama geliyor?
Kaldı ki, oteli yaptığınız arazi kamu malı ve bu insanların o arazide payları var…
Oteli yapmak için aldığınız teşvikler bu insanların vergilerinden oluşuyor…
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına bu şekilde davranarak onlara kendi ülkesinde parya muamelesi yapma hakkını sizlere kim veriyor?
Ticari kaygılarınızı anlıyorum…
Bu kaygılarınızdan dolayı yabancı tursitlerin taleplerini uygulamak zorunda kalmanızı da anlıyorum…
Ama bu kaygılarınız sizlere bu ülke insanlarını aşağılama, onlara parya gibi davranma hakkı vermez…
Biraz hamasi olacak ama şunu da eklemeden geçemeyeceğim…
Bu ülkenin yurttaşı olmanın ayrıcalıkları ve onuru, sizlerin kazanmak için bin takla attığınız bir avuç dolardan daha yücedir…
Şunu da unutmayın ey otel sahipleri:
Ülke güvenliği tehdit altına girdiğinde yabancı tursit gelmeyecek ve haliyle döviz girdisi olmayacağından oluşacak hasar ve zararı yine parya yerine koyduğunuz ve aşağıladığınız bu insanlar karşılayacaktır…